Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, 9. Ordu Müfettişi sıfatı ile imzaladığı genelge ile İstanbul Hükümeti ve padişah yok sayılmış, ilk kez ulus egemenliğine dayalı bir yönetimden bahsedilmiştir.
Kurtuluş Savaşı’nın gerekçesi, amacı ve yöntemlerinin belirlendiği Amasya Genelgesi metninin temel esasları şu şekilde belirlenmiştir.
1-Vatanın bütünlüğü milletin bağımsızlığı tehlikededir.
2-İstanbul hükümeti aldığı sorumluluğun gereğini yerine getirememektedir. Bu durum milletimizi yok olmuş gösteriyor.
3-Milletin bağımsızlığını, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.
4-Milletin içinde bulunduğu durum ve şartların gereğini yerine getirmek ve haklarını gür sesle cihana duyurmak için, her türlü baskı ve kontrolden uzak millî bir heyetin varlığı zaruridir.
5-Anadolu’nun her bakımdan en güvenilir yeri olan Sivas’ta hemen millî bir kongre toplanması kararlaştırılmıştır.
6-Bunun için bütün illerin her sancağından milletin güvenini kazanmış üç temsilcinin mümkün olan en kısa zamanda yetişmek üzere yola çıkılması gerekmektedir.
7-Her ihtimale karşı bu mesele millî bir sır olarak tutulmalı ve temsilciler gereğinde yolculuklarını kendilerini tanıtmadan yapmalıdırlar.
8-Doğu illeri adına 10 Temmuz’da Erzurum’da bir kongre toplanacaktır. O tarihe kadar öteki illerin temsilcileri de Sivas’a gelebilirlerse Erzurum Kongresi 'nin üyeleri de Sivas genel kongresine katılmak üzere hareket ederler.
Hazırlanan genelge, 15. Kolordu Komutanı Kazım Karabekir'e ve Cemal (Mersinli) Paşalara da sunulur. Onların onayının alınmasından sonra bildiri, 22 Haziran 1919'da ülkenin en batısındakinden en doğusundakine tüm mülki amir ve askeri komutanlara telgrafla Abdurrahman Rahmi Efendi tarafından ulaştırılır. Ve 22 Haziran, bütün dünyaya vatanın bütünlüğünün ve milletin istiklalinin yüksek sesle duyurulduğu gün olur. “Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.”