42,5359 %0.07
49,6539 %0.06
5.778,15 % 0,44
92.077,40 %-1.249
Amasya
Parçalı bulutlu
8°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara

İSLAM’IN KADINA VERDİĞİ DEĞER (II)

YAYINLAMA:

Geçen hafta birinci kısmını sizlerle paylaştığımız “İslam’ın Kadına Verdiği Değer” konusunda yazımıza kaldığımız yerden devam edelim.

 

İslam Dininin gelmesiyle birlikte bütün insanların malları, canları, ırzları dokunulmaz kabul edilmiş, bir insanı öldüren bütün insanlığı öldürmekle eş tutularak insan hayatının önemine işaret edilmiştir. İnsanlara verilen değerin toplum açısından eşit hale getirilmesi ise en çok kadınların lehine olmuş kendilerine en değerli haklar sunulmuştur. 

 

İslam diniyle beraber kız çocuklarının horlanması ortadan kalkmış, onları diri diri toprağa gömen zihniyet artık değiştirilmiştir. Yüce Rabbimiz kutsal kitabımızda kızların diri diri toprağa gömülmesini yasaklamıştır. Ayette şöyle buyrulmaktadır: “Fakirlik korkusuyla çocuklarınızın canına kıymayın! Biz onların da sizin de rızkınızı veririz. Onları öldürmek gerçekten büyük bir günahtır.” (İsra. 31)

 

Sevgili Peygamberimiz (sav) de kız çocuklarının ahlaklı bir şekilde yetiştirilmesi neticesinde yetiştirene ahirette kendisiyle beraber olunacağını müjdelemektedir. Bir hadiste bu husus şöyle ifade edilmektedir: “Her kim iki kız çocuğunu yetişkinlik çağına gelinceye kadar büyütüp terbiye ederse, kıyamet günü o kimseyle ben şöyle yan yana bulunacağız” buyurdu ve parmaklarını bitiştirdi. (Riyazü’s-Salihin, Hadis No: 269)

 

Bir başka hadiste ise kız çocuklarının sıkıntılarını giderenlere şu müjde verilmektedir. “Her kim kız çocukları yüzünden bir sıkıntıya uğrar da onlara iyi bakarsa, bu çocuklar onu cehennem ateşinden koruyan bir siper olurlar.” (Riyazü’s-Salihin, Hadis No: 270) 

 

Cahiliye döneminde kadınlara yapılan haksızlıklar, İslam dini gelmesiyle ortadan kaldırılmaya çalışılmış Yüce Rabbimiz tarafından ve Peygamber Efendimizin hadislerinde kadınlara karşı davranışlarımızın iyi olması bizlerden istenmiştir. Bir ayette şöyle buyrulmaktadır: 

 

“Kadınlarla iyi geçinin.” (Nisa: 49) Bu konu hakkında zikredilmiş birkaç hadis şöyledir. “Müminlerin iman bakımından en mükemmeli, huyu en iyi olanıdır. Hayırlınız, kadınlarına karşı hayırlı olanlardır.” (Tirmizî, Radâ` 11), “Bir kimse karısına kin beslemesin. Onun bir huyunu beğenmezse, bir başka huyunu beğenir.” (Müslim, Radâ` 61) 

 

Kur’an-ı Kerim’de kadının biyolojik yapısının erkeğe benzemediği ifade edilerek erkeğe kadını gözetme görevi verilmiştir. Ayet bizlere şöyle haber vermektedir: “Allah’ın, (iki cinse) birbirinden farklı özellik ve lütuflar bahşetmesi ve mallarından harcama yapmaları sebebiyle erkekler kadınların yöneticisi ve koruyucusudurlar…” (Nisa. 34)

 

Erkeklere, koruyup kollama görevinin verilmiş olması iki cins arasında bir eşitsizlik gözetilmiş olmasından değil; erkeklerin güç, kuvvet ve fizikî oluşum bakımından farklı bir yapıya sahip bulunmalarındandır. Bu durum kadını erkekten aşağı bir konuma düşürmez. Buna karşılık erkeklere, ailenin geçimini ve yönetimini sağlamak gibi ağır bir sorumluluk yüklenir.

 

İslam dininde kadınların biyolojik yapılarının farklılığının gözetilmesi hususunda hükümler getirdiği gibi onun ruh yapısının da farklı yaratıldığına işaret ederek onlara karşı hassas davranmamız istenmektedir. Nitekim bir hadislerinde Hz. Peygamber Efendimiz (sav) şöyle buyurmaktadır. “Kadınlara iyi davranmanızı tavsiye ediyorum; vasiyetimi tutunuz. Zira kadın kısmı kaburga kemiği gibidir. Onu doğrultmaya kalkarsan kırarsın. Eğer ondan faydalanmak istersen bu hâliyle de faydalanabilirsin.” (Riyazü’s-Salihin, Hadis No: 270)

 

Sevgili Peygamberimiz (sav) bu hadisleriyle kadınlarla nasıl geçinmemiz gerektiğini anlatmıştır. Dayakla veya ona hakaret etmekle kadını kişinin kendi istediği şekle sokamayacağının mümkün olmadığı belirtmiştir. Ayrıca hiddet ve şiddet yerine, ülfet ve şefkat yolunu tutmayı tavsiye etmiştir. Kadına ancak bu yolla yaklaşmanın ve ona tesir etmenin mümkün olabileceğini ifade etmiştir. Zaten insanlarla beraber yaşayabilmenin yolu, onlarla olan davranışlarımızda merhametli olmaktan ve şiddete başvurmamaktan geçmektedir. Aile yuvasının huzuru, ailedeki fertlerin saadeti ise erkek ve kadın arasındaki muhabbete, sevgiye ve insanca davranışlara dayanmaktadır.

 

Haftaya yazımızın üçüncü kısmından itibaren devam etmek dileğiyle en emin olan Rabbime emanet olun.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *