GAZETECİLİK BU İŞTE
Eski dönemlerde gazetecilik yapanlar o dönemlerin meslek adına daha iyi geçtiğini söylüyor. Bizler o eski dönemleri haberlerden görüyor biraz hatırlıyoruz. Yaşımız gereği o dönemleri çok iyi yaşadık. Matbaa mürettiplerinin ellerinde önüne koydukları haberi tahtalara dizerek gazetenin baskıya girmesi için gösterdikleri çaba o zaman burada çalışanların ne kadar büyük emek sarfettiklerini gözlerimle görerek o havayı yaşayanlardan birisiyim.
Halen gazetesini çıkarmaya çalışan Hüryurt matbaasının halkına günlük haber verme gayretlerini internet ortamında izlemekten de zevk alıyorum.
İşte o zaman O zamanlar gazetecilik ne durumdaydı? Şartları nasıldı? Bu sorular devam edip gider ama bugünkü şartlardan daha iyi olduğu bir gerçek. Biz gazeteciler sürekli birilerini yaptıkları hareketleri eleştiriyoruz. Biz bu yaşananlar karşısında kendi adımıza yeteri kadar hareket etmiyoruz diye düşünüyorum.
Yerelde veya ulusalda başkalarının sesi olmayı başaranlar önce kendi seslerini de duyurmalıdır. Sosyal medyada yapılan haberlerin başkalarınca kullanılması günümüz teknolojisinde engellenemez gibi gözüküyor. Bu noktada emek kavramı devreye giriyor.
Özellikle yapılan özel haberler ve fotoğrafların isim paylaşılmaması gerekir. Paylaşıldığı taktirde ise haberi yapan kişinin isminin belirtilmesi olması gerekendir.
Gazetecilik toplumun bakış açısına göre bazen değer kaybediyor. Bazı noktalarda ise çok değerli konumda olabiliyor. Bu noktada gazetecilerin mesleği ve gerçekler arasında olan bağı doğru kurması gerektiğini söylemeliyiz.
Bir haberde milletvekilleri, bakanlar ile aynı ortamda bulunurken bir anda sokakta bulunan esnafı, öğrenciyi dert edinmek gerek. Oturulan sofralar, sohbetler elbette değişiyor.
Bazı noktalarda egodan arınmayı başarmak gerekiyor. Sofralar değişse dahi insan haklarından yana tavır almak ve bunun için yazmak mücadele etmek gerekiyor. Şartlar ne olursa olsun anlatmak isteyen bir şekilde yaşanan olayları aktarmalıdır.
Eski dönemlerde şartların daha zor olduğu, padişahların baskı kurduğu ortamlarda bile birileri bir şeyler anlatmayı başardı. Burada tüm mesele doğrudan yana olmak!