reklam
reklam
38,4896 %0
43,8710 %-0.08
4.084,00 % -0,52
93.720,81 %-1.337
AMASYA
00:00:00
Akşam vaktine kalan
Amasya
Az bulutlu
14°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara

GELİN BUGÜNÜ MİLAT KABUL EDELİM

YAYINLAMA:

Kocaeli'de 10 gündür süren sıfır atık projesini izledik çok sayıda sanatçı ve bilim insanlarının katıldıkları sempozyumları izledik ülkemizi bu kadar kirletmeye ve yok etmeye hiç kimsenin hakkı olmadığı kanaatına vardık.

Bu ülke bizim şu anda biz yaşıyoruz ama yarın bizden sonra gelecek nesiller yaşayacak onlar için temiz bir toplum yaratalım.

Her yıl üretilen gıdanın üçte biri yani 1,3 milyar ton yiyecek çöpe atılıyor. Türkiye’de üretilen meyve sebzenin en az yüzde 25-30’u daha sofraya ulaşmadan çöpe gidiyor. 15 yıl öncesine göre yüzde 60 daha fazla giysi alıp, yüzde 50 daha az süre kullanıyoruz. Her yıl, tüm dünya olarak ürettiğimiz 53 milyon ton giysinin yüzde 85’ini ya atıyoruz ya da yakıyoruz. Tek bir kot pantolon üretiminde bir kişinin ancak 10-15 yılda içebileceği kadar su tüketiyoruz. 1 litrelik bir pet şişenin üretimi için tam tamına üç litre su kullanıyoruz. Bugün çevre dostu politikalar tüm dünyanın gündeminde ama esas güç, bireysel olarak tüketim alışkanlıklarımızı değiştirmekte yatıyor. Biz, bireyler ve kurumlar olarak daha atıksız yaşamlar kurgulamak, çözümün bir parçası olmak durumundayız

Dünyamızın her dakika kirletilerek yok edilmeğe gittiğini söylemesek olmaz diye düşünenlerdenim.

İnsan olarak yarattığımız  kirliliği  denizlerimize, ovalarımıza, şehirlerde ki  kaldırım taşlarına kadar taşıdık. Bu kadar sorumsuzluk karşısında ne diyeceğimi bilemiyorum. Gördük ve yaşadık pandemi döneminde adam gözümüzün önünde yüzünde ki maskesini çıkarıp sokak ortasına atıyor, kardeşim ne yapıyorsun insan sağlığı ile oynadığın gibi birde çevreyi kirletiyorsun dedik mi nerede ise sopa yemediğimiz kalmadı mı?

Sonbaharın gelmesi ile deniz mevsimi sona erdi ama şimdi de mangal  dönemi başladı, pikniği poşetlerle dolu dolu gidiyoruz maşallah piknikte her şeyi yediğimiz için geriye elimizi kolumuzu sallayarak geliyoruz, bu kadar vurdum duymazlık olmaz inanın piknik yapacak temiz yer bulmak artık yok denecek kadar az ne oldu bu topluma neden kendi kendimizi yakıyoruz.

Kıtaların artık bir çöp dağına dönüştüğü kesin denizlerde artık balıklarda meydana gelen ölümlerin büyük çoğunluğu kirlilik değil mi? O güzelim Marmara denizini bitirmedik mi?

Geçen yıl Marmara denizinde Müsilaj belasıyla karşı karşıya kalmadık mı artık denizlerde kirlilikten oksijen bitmek üzere balık ölümleri karaya vurmadımı?

Deniz suyu ölçümleri alınarak nerede denize girebiliriz raporları yayınlanmaya başladı koskoca İstanbul'da mavi bayrak alan plaj sadece şile'de iki tane  başka yok.Utandık mı yok yinede yapmaya devam ediyoruz.

Ama halkımız hala sabahları yemek tarifleri, öğleden sonraları da kocasından başka insanlara kaçan programlardan başka şeye ilgi duymuyor.

O zaman demek ki eğitimde bir aksaklık var bizler çocuklarımızı iyi eğitmiyoruz, okullardaki ders konuları değiştirmek lazım gelmiyor mu?

Denizlerimize o kadar atık attık ki yaşadığımız şehirlerin lağımlarını kattık ki şimdi nerede yüzeceğiz diye kıvranmaya başladık. O zaman bari bugünü milat kabul edelim gelin çevremizi temiz tutalım sokakta giderken yerlere tükürmeden elimizdeki çöpleri yere atmadan sağlıklı bir toplum yaratmak o kadar zor değil.

Sağlıcakla kalın....

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *