reklam
reklam
38,4478 %-0.12
43,6901 %-0.19
3.988,15 % -2,02
96.409,16 %2.01
AMASYA
00:00:00
Akşam vaktine kalan
Amasya
Kapalı
14°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara

SAĞLIKLI YAŞAM

YAYINLAMA:

Sağlıklı ve uzun yaşam için beslenme İnsanın büyüyüp, gelişmesinde ve her türlü hayatsal düzeninde uygun ve başarılı bir şekilde yapabilmesinde yeterli ve dengeli beslenmenin önemi inkâr edilemez

Yaşanılan birçok sağlık sorununun temelinde vücudun ihtiyaç duyduğu besin maddelerinin yeterli oranda alınamaması, aşırı veya düzensizce alınması bunun yanında beslenme konusunda yeterli bilincin oluşmaması yatmaktadır.

Yetersiz ve dengesiz beslenme sonucunda çocuk algı düzeyi azalarak öğrenmede güçlük çekmekte, bağışıklık sistemi zayıflayarak sık sık hastalanmakta, anemi, raşitizm, şişmanlık, obezite diyabet gibi hastalıklara yakalanmakta, diş çürükleri oluşmakta böylece büyüme ve gelişim olumsuz yönde etkilenmektedir.

Ülkelerin gelecekleri gençliğin üstünde der dururuz. Lakin her insanın bir ışığı var ama, çocuklarımızdan yayılan ışık daha güçlüdür.

Sokaklarda trafik ışıklarında araçların  önünü kesen ve bir lokma ekmek için dilenen çocuklardan gelecekte ne bekleyebiriz ki oysaki bu çocukların geleceğe iyi bakabilmesi için sağlıklı bir ortama ihtiyaçları vardır.

Yoksulluk çocuk üzerinde görülen en büyük beslenme yetersizliğidir. Sağlıklı beslenemeyen çocuk ilerleyen yaşlarında sağlıklı karar verme yetkisinden uzak kalır.

Her çocuğun farklı besin ihtiyaçları olduğundan çocukların boy, kilo, cinsiyet, sağlık durumu, genetik özellikleri ve fiziksel aktiviteleri dikkate alınarak besin ihtiyaçları karşılanmalıdır.

Oysaki, Anayasa'mızdaki sosyal devlet nerededir? Besleyebileceğin  kadar çocuk ve sağlıklı nesil ülkelerin kaderleri olmalıdır.

Annelerin eğitimsizliği, babanın işsizliği yeşeren neslin felaketi olmaktadır. Küresel işsizliğin hızla yayıldığı bir dünyada kendi işsizimize iş bulamazken Suriye'den gelen insanlara iş kapısı açmak, ülkede yaşayan işsiz vatandaşlarımızı yoksulluğa itmek değilmidir?

Yoksulluğun sonu açlıktır, açlık vücuttaki organların yok olmasını sağlayan en büyük etkendir. Yoksulluk şiddetin en kötü şeklidir. Açlık hastalık getirir, insanlarda özgüvensizlik yaratır, şiddet yaratır.

Çünkü yoksul beden ezikliktir, bizler dünyada birlik, beraberlik huzur ve sağlıklı yaşamı bir türlü sağlayamadık ki bunlara yapacak çözümleri arayalım.

Çalışma ofisimize bakın çalışanlara gelen yemeklerin ve ekmeklerin %50 si israf edilmekte ve çöpe gitmektedir. Oysaki onlara muhtaç ne kadar insan ve hatta sokaklarda yaşayan hayvanların olduğunu düşünmek lazım.

Osmanlı İmparatorluğunun en güzel örneklerinden biriside vakıflardır, örnek olarak düşünelim.

Amasya'da ki Beyazıt Camii külliyesinde günde kaç kişi karnını doyurmakta,kaç kişini evine sıcak yemek taşınmaktadır.

İmaret veya imarethâne de denilen aşhanelerin ilk örnekleri, İslam coğrafyasında 10. yüzyıldan itibaren öncelikle dervişler, yolcular, fakirler ve yaşlılara hizmet vermek için kurulmuştu. Anadolu’da da Selçuklular ve Osmanlılar tarafından bu gelenek geliştirilerek sürdürüldü.Beyazıt kulliyeside buna bir örnektir.

Ekonominin bu kadar kötüleştiği dönemde askıda ekmekten tutunda aş evlerinde yemek yiyen insanların fakirleştiği de bir gerçektir.

Bakın balığın çok çıktığı zamanlar  fiyatlar düşmesin diye balığın büyük bir kısmını denize dökmedik mi ama tüketiciyi koruyan yasalar uygulansa  oto kontrol mekanızması çalışsa halkın yararına kararlar kontrol edilse fakir fukara daha rahat bir nefes almayacak mı diye sorarım kendi kendime.

Hadi hayırlısı soğuk  kış gününde evinde sobası yanmayan, sıcak çorbası olmayan insanlara sabır diliyorum.

 

 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *