reklam
reklam
41,1234 %0,26
48,2049 %0,26
4.588,35 % 0,59
108.583,09 %0.192
AMASYA
00:00:00
İkindi vaktine kalan
Amasya
Açık
31°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara
Merzifon Bilgi Gazetesi GÜNDEM Ölgün: Barışı, Yaşamı ve Halkların Kardeşliğini Savunuyoruz!

Ölgün: Barışı, Yaşamı ve Halkların Kardeşliğini Savunuyoruz!

1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla DİSK, KESK, TMMOB ve TTB tarafından ortak kaleme alınan basın açıklamasını KESK Dönem Sözcüsü Mustafa Ölgün yaptı.

Haberleri

Barışı, yaşamı ve halkların kardeşliğini savunduklarını dile getiren KESK Dönem Sözcüsü Mustafa Ölgün, “Dünyanın birçok coğrafyasında süren çatışmalar, her yıl on binlerce  insanın yaşamını yitirmesine, milyonlarcasının yerinden edilmesine ve temel haklarından mahrum kalmasına yol açmaya devam ediyor.

Emperyalist güçler kapitalist üretim ve bölüşüm ilişkilerinin yarattığı krizi dünya genelinde körükledikleri savaş ve saldırganlık politikaları ile aşmaya çalışıyorlar. Buna karşı, 1 Eylül Dünya Barış Günü’nde, insanlığın ortak geleceğini tehdit eden savaşlara, işgallere ve şiddet politikalarına karşı sesimizi yükseltiyoruz” dedi.

İsrail’in Gazze’de tüm dünyanın gözleri önünde aylardır sürdürdüğü soykırım başta olmak üzere; Ortadoğu’dan Afrika’ya, Ukrayna’dan Asya’ya kadar pek çok bölgede süren savaşların yarattığı yıkım, sınırsız bir sömürü arzusuyla işleyen küresel kapitalist düzenin ve birçok uluslararası organizasyonun insan hayatını hiçe sayan yüzünü bir kez daha ortaya koyduğunu söyleyen Ölgün, “Çocuklar açlıktan ölmekte, hastaneler yıkıntıların arasında çaresizce ayakta kalmaya çalışmaktadır. Gazze’de aslında tüm insanlığın vicdanı ölüm döşeğindedir” dedi.

KESK Dönem Sözcüsü Mustafa Ölgün yaptığı basın açıklamasının devamında, “Diğer yandan komşu coğrafyamız Suriye'de HTŞ rejiminin, gerici cihadist çizgide, farklı kimlik ve inanç topluluklarına dönük sivil katliamları; Ortadoğu'da laiklik, eşit yurttaşlık, temel insan hakları ve demokrasi mücadelesi veren tüm kesimler için büyük bir tehdit haline gelmiştir. Bu rejime iktidarın ve dünyanın egemen güçlerinin verdiği  tüm dolaylı ve dolaysız destekler derhal sona ermeli; Cihatçı çetelerin yönetime getirildiği ülkelerin geleceği, halkların özgür iradesinin kendini bulacağı bir demokratik çerçeve gerçekleşmelidir.

Bu şiddet atmosferinde, ülkemizde uzun yıllardır çözümsüz bırakılan Kürt meselesinin, şiddetin devreden çıktığı bir düzlemde tartışılabilir hale gelmesi ise kuşkusuz çok kıymetlidir. Gelinen aşamada, çatışmaların, ölümlerin ve hak ihlallerinin son bulması; sorunun kapsamlı bir demokratikleşme çerçevesinde çözülmesi demokratik, adil ve kalıcı bir çözümün barışın inşa edilmesi artık ertelenemez bir zorunluluktur.

Barışa olan özlem ve ihtiyaç siyasi iktidarın kendi ömrünü uzatmaya yönelik bir fırsatçılığa dönüştürülmemelidir.  Anayasaya, hukuka ve halk iradesine saygı duyulmalı, siyasallaşmış yargı eliyle toplumsal muhalefet unsurlarını, muhalif belediye başkanlarını ve muhalif siyasetçileri etkisizleştirme anlayışı terk edilmelidir. Siyasi gerekçelerle hukuksuz biçimde cezaevinde tutulan tüm tutuklu ve hükümlüler derhal serbest bırakılmalı ve görevlerine iade edilmelidir. Halkların eşit, özgür ve bir arada yaşadığı bir gelecek, ancak karşılıklı güvenin tesis edilmesiyle, hak ve özgürlüklerin evrensel normlar çerçevesinde güvence altına alınmasıyla mümkün olacaktır.

Barış için adalet ve demokrasi şarttır. Barışın yeşermesi ve kalıcılaşması için gelirde adalet, vergide adalet, ülkede adalet şarttır. İş güvencesi, sendikal haklar, toplu pazarlık süreçleri ve örgütlenme özgürlüğü gibi temel hakların güvence altına alındığı demokratik bir ortam, barış için sağlam bir zemin oluşturacaktır.

Bizler; emek, meslek ve demokratik kitle örgütleri olarak, savaşların ve çatışmaların değil, barışın ve kardeşliğin tarafındayız. Savaşların, halkların iradesini yok sayan, doğayı ve yaşam alanlarını tahrip eden yıkıcı etkilerine karşı; eşitlik, özgürlük, adalet ve demokrasi temelinde bir yaşamı savunuyoruz.

1 Eylül Dünya Barış günü vesilesiyle, tüm halkları ve emekçileri savaş politikalarına karşı ortak mücadeleyi büyütmeye, barışın dilini ve iradesini yaşamın her alanında hâkim kılmaya çağırıyoruz. Savaşa hayır, barış hemen şimdi!” ifadelerine yer verdi.
 

KAYNAK: Büşra Nur Ertilal
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *