Gelecek Partisi Merzifon İlçe Başkanı Hacı Bekir Kurt yaptığı basın açıklamasında, AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal’ın konuşmasını manidar buldu.
Merzifon İlçe Başkanı Kurt, yaptığı yazılı basın açıklamasında, “AKP Grup başkan vekili, Kahramanmaraş millet vekili sayın Mahir Ünal'ın tam da 99.ncu yılını kutlamaya hazırlandığımız Cumhuriyet bayramının arifesinde sarf ettiği '' Kültür devrimi olarak Cumhuriyet bizim lügatimizi, alfabemizi, dilimizi hasılı bütün düşünme setlerimizi yok etmiştir'' sözleri zaman-mekan anlamında ve bağlamında oldukça manidar” dedi.
Gelecek Partisi Merzifon İlçe Başkanı Hacı Bekir Kurt’un Mahir Ünal’ın yaptığı açıklamanın Anayasal bir suç olduğunu söyleyerek, “Sarf edilen sözler öyle alelacele, sehven ya da hataen söylene bilirlikten uzak; gayet ağır, ağdalı ve tane tane, muhataplarının kafasına vura vura, kendinden emin, bilinç altının bir dışa vurumu, ifşası niteliğinde bir dökülme, ipe sapa gelmese de, inanarak ve hiç bir yanlış anlamaya meydan vermeyecek bir eda ve tavır ile, cumhuriyete, onu kuran iradeye ve devletin gücünü arkalayarak ama, devlete meydan okuyan, kurucu iradeyi ve milletin değerlerini ayaklar altına alan, yok sayan bir öz güvenle sarf edilmiştir. Yani, 'yanlış anlaşıldım, kırptılar, birleştirdiler- yapıştırdılar, kumpas kurdular' gibi çark etmelerle, geri çekilmelerle yeni normalleştirilmiş yalanlarla aklanamaz, düzeltilemez ve birilerinin dediği gibi; ''Cumhuriyet Türk kültürüne, diline ve düşünme setlerine zarar vermiştir'' şeklinde de hafifletilemez. ''Yok etmiştir'' demiştir, ''zarar vermiştir'' dememiştir. Türk milliyetçiliği bu gafleti, cehaleti ve hıyaneti sarfı nazar edemez, bunu hafifletemez. Muhalefete ağza alınmayacak hakaret, isnat ve sıfatlar kullanmakta sınır tanımayanları, sıra değerleri korumaya gelince bu tür vaziyeti idare yöntemini bu millet asla af etmeyecektir.
Partisinin sözcüsünün durumu toparlama gayreti ile asgari müştereklerden dem vuran açıklamaları da ikna ve teskin etmeyecektir. Bu bir anayasal suçtur. Bu bizi ve değerlerimizi aşağılama ve Çin Setti'nden Almanya'ya kadar konuşulan, dil haritalarında en yaygınlardan olan dilimize hakarettir. Şu andan itibaren kendini bu milletin hamisi, töresinin sahibi gören ve bunu hamaset olarak kullananların tarih önünde hiç bir gerekçe sorumluluklarını kaldırmayacak,' talihsiz, tarifsiz ve temelsiz yanlışın pençesindeler'' ya da ''ön yargı hükmü, ideolojik katılıkla Cumhuriyetin yargılanması mümkün değildir'' ifadesinin hiç bir hükmü olmayacak, Türk siyasi tarihimize bir kara leke olarak yer almalarına mani olmayacaktır. Bu açıklama bir teskindir, sükuneti ve suhuleti telkinden öteye gitmeyen korumacı ama, teslimiyetçi bir anlayışın siyasi görüş haline getirilmesidir. Bu anlayışın sandıkta siyasi karşılığı mutlaka olacaktır, şüpheye ve şekke mahal yok, değerlerin bekçisi biziz, bu vesile ile inadına Cumhuriyet bayramımızı ve değerlerimizi kutluyorum, bu tür patolojik, ideolojik ve psikolojik vakaların karşısında elif olacağız, muhalif olacağız, susmayacağız, pusmayacağız şerh olsun” ifadelerini kullandı.