Eğitim Bir Sen Amasya Şubesi 7. Olağan Genel Kurulu gerçekleşti. Genel Kurula Eğitim Bir Sen Genel Başkan Yardımcısı Muammer Karaman, Ak Parti İl Başkanı Ekrem Toto, İl Genel Meclis Başkanı Zeki Erarslan, İlçe Milli Eğitim Müdürleri ve Memur-Sen’e bağlı hizmet kollarının şube başkanları, sivil toplum örgütlerinin başkanları, kurum müdürleri ve teşkilat mensupları katıldı.
Üyelerinin ve teşkilat mensuplarının desteği ile Kerem Camcı güven tazeleyerek Eğitim Bir Sen’de Şube Başkanı olarak tekrar seçildi.
Genel Kurulun açılış konuşmasını yapan Şube Başkanı Kerem Camcı yaptığı konuşmada, “Eğitim Bir Sen 7.olağan Kongremizin hayırlara vesile olmasını diliyor; başta Kurucu Genel Başkanımız Mehmet Akif İnan ve arkadaşları olmak üzere, öncülerimize, emek veren başkanlarımıza, Genel Başkanımız Ali Yalçın'a bütün yönetim kurullarımıza şükranlarımı sunuyor, Kongremize hoş geldiniz diyor teşekkür ediyor hepinizi saygı ile selamlıyorum” dedi.
Camcı, yaptığı konuşmanın devamında; “Cefakâr insanların açtığı yolda vefa ile yürüyen Eğitim Bir Sen'in kıymetli üyeleri ve kıymetli dava arkadaşlarımız sayesinde bu kutlu yolculuk, zirveden yeni ufuklara taşınmıştır.
İlimizde 2600 üye sayımızla yetkili sendikayız. Amasya’da ilk defa bu dönem üniversite temsilciliğimiz dâhil bütün ilçelerde yetkili sendika olduk. Bugüne gelinceye kadar geriye baktığımızda eğitim bir sen adına çok güzel bir tablo bıraktık. Bunu ve bağlı etkinlikleri hep beraber başardık hep beraber gerçekleştirdik.
Ben bu vesileyle gecesini gündüzüne katan, adanmışlık örneği ile Eğitim-Bir-Sen ailesini güçlü kılmak için ter döken, emekleri ve fedakarlıkları karşısında saygıyla eğildiğim bütün arkadaşlarımıza, şube yönetim kurullarımıza ilçe ve işyeri temsilcilerimize ve bütün üyelerimize emek ve gayretlerinden dolayı her birine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Şahsım adına samimiyetten duruştan ve güvenden ödün vermedim. Dönmediğim hiçbir telefon ilgilenmediğim hiçbir olay iletmediğim hiçbir husus olmadığını belirtmek isterim.
Bizleri Eğitim-Bir-Sen çatısı altında tanıştıran, buluşturan, konuşturan, Rabbime sonsuz şükürler olsun. Bu tatlı rekabetin yaşandığı kongremizden ben inanıyorum ki biz daha güçlü bir şekilde çıkıp yolumuza yolculuğumuza daha kararlı ve iradeli olarak devam edeceğiz ve kazanan eğitim bir sen olacaktır.
Eğitim-Bir-Sen, medeniyet ve irfan havzamızın tertemiz kaynaklarından beslenen şair, yazar, mütefekkir Mehmet Akif İnan ve dava arkadaşlarının samimi, fedakâr öncülüğüyle, mesleki dayanışma ve eğitim meselelerine çözüm arayışlarının yanı sıra medeniyetimizin unutturulmak istenen değerlerini tekrar canlandırmak amacıyla kurulmuştur.
Bu erdem ve iyilik hareketinin örgütlü gücü olarak eğitim Bir sen 30 yılı geride bırakmış ve yoğun teveccühle dalga dalga büyüyerek eğitim hizmet kolunun genel yetkili sendikası olmuş, mücadelesiyle kazanımlarıyla, Türkiye'nin en büyük sendikası ve sivil toplum örgütü olmuştur.
Türkiye'nin ancak başarılı bir eğitimle, kültür, irfan ve medeniyet değerlerine dönerek ileri hedeflere ulaşacağı ısrarıyla akışını sürdüren bu hareket sizler gibi inançlı, kararlı, fedakâr dostların, omuzlarında yükselmiştir ve yükselmektedir.
Eğitim-Bir-Sen'i var kılan sebepler, geçmişte ülkemizin ve insanımızın karanlık kâbusu olan uygulamalardır. Bir korku filminden farksız olan o uygulamalar, insan haklarına duyarsız, inanç ve düşünce özgürlüğüne karşı yasakçı, vesayetçi, darbeci ve her alanda ülkeyi geri bırakan, dış odaklarla iş tutan zorba zihniyetin Türkiye’sini oluşturmuştur. Bu zihniyetin sahipleri, halkın umudunu, gayretini öldürdükleri ölçüde yaşadılar. Bu karanlık, kirli amaçlarında belli bir oranda başarılı da oldular.
Yasaklar ve yoksulluk adeta kader gibi algılanıyordu. Böyle algılansın istiyorlardı. Böyle bir zor zamanda, Eğitim-Bir-Sen, çağları aydınlatan bir ateşin meşalesini yakarak bir yürüyüşe çıktı; “Bir adım atarsak kafes kırılır, Belki birden erir zincirlerimiz” çağrısı milletimizin ve eğitim çalışanlarımızın zulme ve karanlığa boyun eğmeyen özgür ruhunda, asil vicdanında karşılık buldu.
Ülkemizin en zor, en sıkıntılı zamanlarında, yasaklara karşı özgürlükten, zalime karşı mazlumdan yana duruşumuzla direndik. Bizimkisi bin yıllık ruhun, vicdanın, irfanın; kalbin, imanın, özgürlüğün, emeğin direnişidir.
“Geceye yenilmeyen her kişiye, ödül olarak bir sabah ve bir gündüz, bir güneş vardır” anlayışıyla, aydınlık bir sabah ve güneşi düşleyerek geçtiğimiz karanlıklardan Şimdi çocuklarımıza daha güçlü yarınların, teminatını veriyoruz.
Türkiye'nin her demokratik kazanımında Eğitim-Bir-Sen'in teri, yeri ve imzası vardır. Bütün demokratik hak ve kazanımlarda mücadelemiz, emeğimiz ve imzamız vardır.
Kangrene dönüştürülüp milletin moralini bozan, hızını kesen başörtüsü meselesinin çözümü, sekiz yıllık kesintisiz eğitimden ve katsayı zulmünden vazgeçilmesi, yeni müfredat programlarıyla eğitimin vesayetçi karakterinden arındırılması, Kur'an-ı Kerim, Siyer-i Nebi, Temel Dini Bilgiler derslerinin okullarda okutulması, Milli Güvenlik dersinin kaldırılması, öğretmenlere nöbet ücreti verilmesi, 4/C'lilerin 12 ay istihdam edilmesi ve ardından kadroya geçirilmesi, sözleşmeli öğretmenlerin kazanımları ve kadroya geçmeleri, sınav ücretlerinin artması, cuma namazı ve hac izninin kamu personel mevzuatına dâhil edilmesi, başta olmak üzere, pek çok kazanımda mücadelemiz, etkimiz; atılan doğru adımlarda katkımız, yasakların kaldırılmasında emeğimiz, sorunların çözümünde alın terimiz, haksızlıkların giderilmesinde çabamız vardır.
Maddi ve manevi çok sayıda kazanımlarımızı belirtirken 3600 ek gösterin hayata geçiyor olması devrim sayılabilecek bir kazanımdır. Bu sebeple ilgili bakanlarımıza ve Sayın Cumhurbaşkanımıza teşekkür ediyoruz.
Gelelim kariyer basamakları meselesine. Siyasilerde buradayken şunu net olarak ifade edelim ki eğitim camiası bu konuda çok rahatsız ve bu rahatsızlık önümüzdeki sürece rahatsızlık verecektir. Bu sebeple meclis gündemindeyken bu konu çözüme kavuşmalı 8 yıla uzman 12 yıla başöğretmenlik verilmelidir
Başta terör ve savaş olmak üzere, yerel, bölgesel veya küresel ölçekte hak ve özgürlük ihlallerine karşı sesimizi sözümüzü hep yükselttik. Her zaman kardeşlik çağrılarıyla birlik ve beraberlik için harç olduk, 28 Şubat'ın zulmüne, haklı olmanın verdiği güç ve güvenle karşı durduk. 15 Temmuz işgal girişiminde de hiç düşünmeden, tereddüt etmeden alanlara atıldık, tankların, tüfeklerin karşısına çıktık.
Bizim yol arkadaşlığımızın, teşkilatımızın kimi öncelikleri vardır. Ancak ilk önceliğimiz ülkemizdir, Türkiye'dir. Biz insanı, inancı, umudu, tarihi, beklentisi, özlemi, öfkesiyle Türkiye'nin gerçeği, ümmetin umudu olmalıyız. Biz dünya 5’ten büyüktür sözünü önemsiyoruz. Bu söz bir matematiksel ifade değildir hakkın hakikatin hakkaniyetin ifadesidir. Zalimlerin yüzüne yaptıkları zulümlerin çarpılmasıdır.
Eğitim Bir Sen, inanç, umut, güven, samimiyet demektir. Biz varsak umut bitmeyecektir. Yürüyüş aksamayacak, yükseliş durmayacak demektir. Biz varsak diz çökülmeyecek, teslim olunmayacak, ezan susmayacak, bayrak inmeyecek demektir. Örgütlü gücümüzle emeğin, bilginin, onurun, özgürlüğün teminatıyız. Zulme, baskıya, şiddete, hak gaspına geçit vermedik, vermeyeceğiz.
Sendikamızın yarınları için çok önemli olan bu genel kurulda olmak, hem ayrıcalık hem de sorumluluktur. Eğitim Bir Sen ailesine mensup olmakla gurur duyuyoruz. Bu vesileyle bu ailenin kuruluşunda ve bugünlere gelmesinde emeği geçen azimli, sabırlı, vefakâr ve fedakâr dostlarımızdan Allah razı olsun. Bizler de taşımayı üstendiğimiz değerlerin sorumluluğunu temsil etmek için canla başla çalışacağız. Bu kutlu yolculuk medeniyet coğrafyamızı, giderek bütün dünyayı sarmalıdır, sarmak zorundadır.
Eğitim Bir Sen olarak, geldiğimiz nokta bizi, Allah korusun, kibre, şımarıklığa, gurura, tepeden bakmaya, rehavete sevk etmeyecektir. Çalışanlarımızın hakkını, hukukunu korumaya, eğitim çalışanlarına özel kazanımlar üretmeye devam ettikçe, inşallah daha büyük başarılara da imza atacağız” ifadelerini kullandı.