reklam
reklam
38,6126 %0.1
43,8901 %0.46
4.217,24 % 2,01
94.106,36 %0.113
AMASYA
00:00:00
Akşam vaktine kalan
Amasya
Açık
18°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara
Merzifon Bilgi Gazetesi GÜNDEM “AKBELEN'İN MADEN TEHDİDİNDEN KORUNMASI ŞART”

“AKBELEN'İN MADEN TEHDİDİNDEN KORUNMASI ŞART”

TEMA Vakfı, Akbelen Ormanı’nı kömür madenciliğine karşı korumak için nöbette olan İkizköylülere destek ziyaretinde bulundu. TEMA Vakfı Merzifon Temsilcisi Kadir Acar, köylülerin sürdürdükleri nöbetin destekçisi ve takipçisi olduklarını belirterek, “30 yıldır bilim ve hukukun ışığıyla yaptığımız çalışmalar ve bilim insanlarından aldığımız görüşler Akbelen Ormanı’nın korunması gerektiğini söylüyor” dedi.

Muğla'nın Milas ilçesine bağlı İkizköy'deki kömür maden ocağının kapasitesi, termik santrallere kömür sağlamak için Akbelen Ormanı’nı da yutacak şekilde artırılmak isteniyor. Akbelen Ormanı’nı ve yaşam alanlarını korumak için bir araya gelen köylülerin oluşturduğu İkizköy Çevre Komitesi ise “Akbelen Ormanı’nı vermeyeceğiz” diyerek 544 gündür nöbet tutuyor.

“BİLİM, AKBELEN ORMANI’NIN KORUNMASI GEREKTİĞİNİ SÖYLÜYOR”

TEMA Vakfı Merzifon Temsilcisi Kadir Acar yaptığı açıklamada, “Bildiğiniz üzere, Akbelen Ormanı’nı korumak için,  verilen iznin iptaline dava açılmıştı. Ancak son çıkan bilirkişi raporunun ardından yürütmenin durdurulması kararı kaldırıldı ve bu durumda Akbelen Ormanı korumasız bırakıldı. 30 yıldır bilim ve hukukun ışığında yaptığımız çalışmalar ve bilim insanlarından aldığımız görüşler Akbelen Ormanı’nın korunması gerektiğini söylüyor” diye konuştu.

“Akbelen’i korumak için sayısız gerekçemiz var” diyen Kadir Acar, “Madencilik faaliyetleriyle sıyrılan üst toprağın ÇED’de yazılı tedbirlerle canlılığını korumasının mümkün olmadığını biliyoruz. Akbelen Ormanı’nın madencilik faaliyetlerine açılması halinde ocak kapatıldıktan sonra rehabilitasyon çalışmaları yapılsa bile, orman asla eski haline gelmeyecektir. Geçen yıl Milas’ta yürüttüğümüz hidrojeoloji çalışmamız da Akbelen’de yürütülecek bir madencilik faaliyetinin; bölgenin yeraltı su sistemini, Çamköy Suçıktı kaynağını ve Bodrum içme suyu kuyularının beslenmesini olumsuz yönde etkileyeceğini ortaya koymuştur. Yani konu sadece orman varlığımızla sınırlı değildir, su varlığımız da tehdit altındadır. Kilometrelerce uzakta olan bir Bodrum ilçesi de burada ekosisteme yapılan yanlış bir müdahale ile susuz kalabilir” ifadelerini kullandı.

“AKBELEN'İN MADEN TEHDİDİNDEN KORUNMASI ŞART”

2021 yılında Milas’ta çıkan büyük orman yangınları sonrasında, yaban hayatının sığınabileceği doğal alanların oldukça azaldığını hatırlatan Acar, “Akbelen Ormanı, bölgedeki yaban hayatına ev sahipliği yapıyor. Burayı yok etmek demek gitgide azalan biyolojik çeşitliliğe daha da büyük bir zarar vermek anlamına geliyor.  Bölgede kömür madenciliği için birçok köyün yok edildiğini de biliyoruz. Köylerle beraber kültürümüz, geleneğimiz, belleğimiz de yok oluyor. Bir köyümüzün daha yok edilmesine gönlümüz razı değil. Bir diğer çok önemli konu ise Akbelen Ormanı’nın barındırdığı zeytinliklerdir. Ancak zeytinliklerin maden faaliyetlerine açılması için geçtiğimiz yıl maden yönetmeliğinde yapılan değişiklik ve torba yasa teklifindeki bir madde ile bir kez daha gündeme gelmesi, bu tehdidin devam edeceğini gösteriyor. Ayrıca iklim krizinin bu denli şiddetlendiği ve felaketlerle hayatımızı etkilediği günümüzde, bu krize sebep olan fosil yakıt kullanımından acilen vazgeçmemiz gerekiyor. Kömür için yapılan yeni veya kapasite artışına ilişkin projeler Türkiye'nin 2053 net sıfır hedefiyle uyuşmuyor. 2021 yılında Glasgow'da yapılan COP 26 toplantısında ormanları korumak ve ormansızlaşmanın önüne geçmek için imzalanan taahhütname de düşünüldüğünde bu taahhüdün yerine getirilmesi için Akbelen'in maden tehdidinden korunması şarttır” şeklinde konuştu.

“TAKİPÇİSİ VE DESTEKÇİSİ OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ”

“TEMA Vakfı olarak 8 yılı aşkın süredir kömürlü termik santrallerin ve kömür madenciliğinin doğal varlıklarımız üzerinde yol açtığı yıkımları hem durdurmak hem de kamuoyuna duyurmak için çalışıyoruz. Başka bir yaşamın, başka şekilde enerji üretiminin mümkün olduğunu biliyoruz. 2021 yılında meydana gelen büyük orman yangınlarının yaralarını hala sarmaya çalışan Muğla'da bir ağaç daha kaybetmek istemiyoruz” diyen Acar “Akbelen Ormanı yuvamızdır, ormanımızdan vazgeçmiyoruz” denilerek Akbelen’de devam eden nöbetin ve savunmanın hem takipçisi hem de destekçisi olmaya devam edeceklerinin altını çizdi.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *