
27 Eylül’de şehrin kültür ve edebiyat zenginliğini buluşturan Amasya Kitap fuarı kitapseverlere kapılarını açtı. Yerel yazarlardan Aysun Doğan Terzi Gizli Akıntılar ve Düzen Ordusu öykü kitabı ile fuarda yerini aldı.
“Öykünün, derdimi anlatmak için en doğru anlatı biçimi olduğuna ikna oldum”
Düşünmeyi ve okumayı hayatının baş köşesine koyduğunu söyleyen Aysun Doğan Terzi, “Yazma alışkanlığının kökleri çocukluk ve ilk gençlik yıllarına uzandığını vurgulayan Aysun Doğan Terzi, “Önce günlüklerle ardından haber, deneme ve düz yazıya evrildi. Şimdilerde ise yalnızca öyküyle devam ediyorum. Çünkü öykünün, derdimi anlatmak için en doğru anlatı biçimi olduğuna zamanla ikna oldum.
Toplum bilimine, farklı yaşam biçimlerine ve insanların hikâyelerine her zaman meraklıydım. Bazı öykülerimin taslaklarını otobüs yolculuklarında yazdım; insanların yüz ifadeleri, konuşmaları, sessizlikleri, şehirlerin içindeki hareket beni hep besledi” dedi.

"Gizli Akıntılar ve Düzen Ordusu" ismi tesadüfi değil
Kitabın içerisinde 10 kısa hikayeler olduğunu belirten Doğan Terzi, “Gizli Akıntılar, 1990’lardan günümüze uzanan, görünmeyen çatlakların izini süren bir anlatılar bütünü. Bu anlatılar bütünü insanın iç dünyasında, bilinçaltında ya da toplumun görünmeyen kısımlarında hareket eden, belirli anlarda öne çıkan ama çoğu zaman dile getirilemeyen, getirilmesi koşulunda bir soruna yol açan durumları simgeliyor.
"Düzen Ordusu" ise toplumsal normların, bireye şekil verme, yola getirme gibi cezalandırma misyonunu simgeliyor” diye ifade etti.

“Karakterlerin sahiciliğine önem veriyorum”
“Toplumsal belleğin arka sokaklarında dolaşan bu öyküler; taşraya özgü sessizlikleri, içsel göçleri ve bastırılmış bireysel trajedileri görünür kılmayı amaçlıyor. Eğitimli bireylerin sistem içinde yer bulamayışı, işsizliğin ve değersizleştirmenin yarattığı kimlik buhranı, toksik erkeklik normlarının sıradanlaştırıldığı ilişkiler.
Kitap, tüm bu yapısal sorunları gündelik yaşam pratiklerinin içinden, kişisel bir bakışla ama sosyolojik bir dikkatle kayda geçiriyor. Gizli Akıntılar, taşranın yalnızca mekânsal değil; zihinsel, sınıfsal ve duygusal kodlarını da açığa çıkaran bir içsel kayıt niteliğinde. Kitabın ikinci öykü dosyası olarak devamı gelecek” diye vurguladı.