reklam
reklam
38,5713 %0.33
43,6536 %0.1
4.014,78 % 0,27
96.294,42 %2.137
AMASYA
00:00:00
İmsak vaktine kalan
Amasya
Kapalı
14°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara
Merzifon Bilgi Gazetesi SİYASET MİLLET BAHÇESİNİ PİSTLERİ KORUYARAK DA YAPABİLİRSİNİZ

MİLLET BAHÇESİNİ PİSTLERİ KORUYARAK DA YAPABİLİRSİNİZ

Gelecek Partisi Merzifon İlçe Başkanı Hacı Bekir Kurt, Atatürk Havalimanı ile ilgili basın açıklaması yaptı.

Atatürk Havalimanının yerinin kıymetli olduğunun altını çizen Gelecek Partisi Merzifon İlçe Başkanı Hacı Bekir Kurt yaptığı basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi, “Hükümet nam-ı hesabına çıkıp ama, seçilmemiş, aslında hükümeti de temsilden uzak, görevlendirilmiş koca-koca adamların ve isimlerinin önünde taşıdıkları sıfatların ağırlığını ve kıymetini  unutup, hesap vermeleri gerekli tek yetkili merci milli irade olmaması hasebiyle, zaten temsil etmemenin de rahatlığı ile, yönetmek için görevlendirildikleri milletin gözünün içine baka-baka ama, uzmanlık gerektiren konularda teknik terminoloji ile değil süslü-püslü, afili, ağdalı ve püsküllü yalanları, gayrı ciddi, cıvık ve vakardan uzak ifade ve beden dili hafif  ve her gün de seviyesizlikte  daha da batak bir hal ile devam etmeleri o kadar esef verici ve hazin ki.. Bu bayağılık ve aleladelik insanı fevkalade rahatsız etmekte..

Mesnetsiz, tutarsız, alaycı ve çelişkili, her defasında değişken, esnek, güvenilirliği olmayan, baskılı, ürkek ama, ''sayının direktifleri'' diye başladıkları cümle ile bir öz güven patlaması ve kendinden emin bir eda ve psikoloji vesselam.

 Eskiden ''128 milyar dolar nerede?'' diye sorulduğunda sekiz farklı kişi ve farklı sekiz cevap almaya alışmış olan biz, bu sefer iki bakan ve farklı üç cevap ile yeni bir siyasi tutarsızlık ya da çelişki ile tanışıyoruz.

Önce sayın Kurum, Atatürk hava limanı üzerinde yapılacak millet bahçesinin alanını 8 milyon metre kare, aynı bakan daha sonra 6 milyon metre kare ve sonrasında da sayın Karaismailoğlu 2 milyon metre kare olarak ve giderek azalan bir ivme barındıran rakamlar telaffuz ettiler. Bu değişkenliğin sebebi nedir bilinmez ancak, mevzuya bahis konu olan alan dünyanın en kıymetli yeri, paha biçilmez İstanbul'dur, Atatürk hava limanı arazisidir.

 Önce kuzey pistinin üzerine bir hastane imar edilerek Japonlara satıldı ve pist kullanıma kapatıldı. Tepkiler üzerine, 'hastanede ambulans uçaklar için kullanılacak' yalanı ile tepkileri yatıştırdılar ancak, şimdilerde millet bahçesi yapacağız gerekçesi ile pistler kesiliyor, kırımlar yapılıyor, iş makinaları alanı darma-duman ediyor. Kaldı ki; bir pistin maliyetinin yaklaşık 2.5 milyon dolar olduğu dillendirilmişti. Şimdi üzerine kırım-kesim bedeli, hafriyat, İstanbul trafiğine ilave yük, akaryakıt sarfiyatı, enerji, hava kirliliği vs vs ilaveli kamu zarar ve ziyanı. Peki bu hali ile, yani kesmeden muhafaza etmek daha avantajlı değil miydi? Malum bu stratejik bir tesistir ve yedek kalmalıydı milli müdafaa değerlendirmesi açısından. İlla millet bahçesi yapacağız diyorsanız, pistleri koruyarak ta pekala yapabilirdiniz. Ama, niyet farklı olduğu için kesmek-kırmak zaruret teşkil etti pek tabii..

Hava limanlarının alternatifli olması, stratejik konum, durum ve önemi, bu itibar ile korunması elzem iken, seferi kullanıma, üniversite, uzay sanayi, uçuş okulu vs angaje edile bilirliği, ülke savunma ve kritik tesis olarak idamesi sağlana bilir iken yıkım tercihi oldukça manidar.

Sayın Karaismailoğlu'nun katıldığı bir programda yıkım nedeninin İstanbul hava limanına alternatif olmaması olduğu ifade edilecektir.

O hastane niye piste yapıldı? sorusuna; ''Kuzey-güney açık olması, yeni hava limanı uçuşlarına etki ediyordu. Kullanılmasın diye yapıldı'' demesi bir itiraf niteliğinde olmuştur.' Zaten millet bahçesi yapılacaktı, ihtiyaç yoktu gibi düzeltme gayreti gözümüzden kaçmadı. Tüm bu zarar-ziyanın asıl nedeninin İstanbul hava limanının satışına mani olduğu gerçeğidir. Şartlardan birinin bu hava limanının alternatifsiz olması, kanal İstanbul bölgesinde oluşturulacak vaha yı da itibarsızlaştırmaması ve aksine kıymetlendirmesi mi bilinmez ama, yıkım-kırım başladı. Peşkeş şu an itibariyle gizli-saklı tutuluyor ancak, yakında aşikar olacaktır.

Ez cümle, kendi değer, eder ve kıymetlerine ve daha doğrusu kendine düşman böyle bir anlayış görmedik, bir daha görmeyiz inşallah. Liyakat, ehliyet, ahlak ve adalet ne kadar önemli imiş meğer, ''el elin eşeğini ıslık çalarak arıyor'' ile daha bariz hal aldı lakin, kırk katır mı?, kırk satır mı? sualleri ve muhakemeleri de var, şerh olsun”

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *