reklam
reklam
38,4423 %-0.13
43,5677 %-0.45
3.991,39 % -1,94
96.487,41 %2.641
AMASYA
00:00:00
Akşam vaktine kalan
Amasya
Kapalı
14°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara
Merzifon Bilgi Gazetesi GÜNDEM YAZ YORGUNLUĞUNA DOĞAL REÇETE

YAZ YORGUNLUĞUNA DOĞAL REÇETE

Merzifon aktarlarından Herbalist Adnan Yıldırım: Yorgunluğu önlemenin en önemli yollarından biri doğru beslenmedir. Şeker, çikolata gibi enerji verdiğini sandığımız pek çok yiyecek aslında vücudumuzu yorar. Ekşi meyveler ve baklagiller ise insana zindelik verir.” dedi.

Merzifon aktarlarından Herbalist Adnan Yıldırım: Yorgunluğu önlemenin en önemli yollarından biri doğru beslenmedir. Şeker, çikolata gibi enerji verdiğini sandığımız pek çok yiyecek aslında vücudumuzu yorar. Ekşi meyveler ve baklagiller ise insana zindelik verir.” dedi.

Yaz yorgunluğu hakkında Herbalist Adnan Yıldırım, şu bilgileri verdi; Yaz geldi geçiyor ama yorgunluğunu da getirmeyi ihmal etmedi. Halsizlik, bitkinlik, eklem ağrıları, dikkat eksikliği vb. yakın çevremizdeki herkesin şikayeti. Beslenmenizde yapacağınız bazı değişikliklerle bahar yorgunluğunu üzerinizden rahatça atabilirsiniz. Mevsim dönüşümlerine bağlı olarak metabolizma ve hormonlar üzerinde görülebilen değişimler, bazı kişilerde zihinsel ve bedensel farklılıklara yol açabiliyor. Bahar ayının gelişi kimimize enerji ve canlanma hissi verirken; kimimizde de halsizlik, yorgunluk hissi, eklem ağrıları, uykuya eğilim, mutsuzluk ve dikkat dağılımı gibi sıkıntılara sebep olabiliyor.

Yaz aylarında hangi vitaminlerin önemi artar: Baharda artan stresi azaltmak için B grubu vitaminleri yönünden zengin gıdaları tüketmeliyiz. Tam tahıllı ekmekler, kuru baklagiller, yeşil yapraklı sebzeler, et ve süt ürünleri gibi. Antioksidan vitaminler vücudumuzun zararlı çevresel etkilere karşı koruyuculuğunu artırır. C vitamini, E vitamini, A vitamini, selenyum ve çinko, güçlü antioksidan özelliğe sahip vitaminlerdir. C vitamininden zengin besinler arasında maydanoz, biber, turunçgiller, soğan, kereviz, brokoli, çilek ve kiviyi sayabiliriz. A vitamininden zengin besinler şunlar: Balık, yumurta sarısı, kırmızı et, süt, yoğurt, havuç, kayısı, tatlı kabak, kavun, şeftali, ıspanak, brokoli, tere, maydanoz, dereotu ve roka. E vitamininden zengin besinler: Bitkisel yağlar, yağlı tohumlar, yeşil yapraklı sebzeler, yumurta ve kepeği ayrılmamış un. Selenyumdan zengin besinler: Balık, deniz ürünleri, etler, tahıllar, yumurta, brokoli, lahana, kereviz, soğan-sarımsak, mantar ve turp. Çinkodan zengin besinler: Etler, balık, süt, peynir, yumurta, deniz ürünleri, yağlı tohumlar, kuru baklagiller, kepekli tahıl ürünleri ve mantar. Gerekli vitaminleri almak dışında beslenmemizde dikkat etmemiz gereken hususlar neler? Öğün sayımızı artırmak, sindirim sistemimizin zorlanmaması için çok önemlidir. Öğün araları 2,5-3 saat olmalı, uzun süre aç kalınmamalı ve yemeğe birden yüklenilmemeli. Günlük sıvı tüketiminin artırılması, baharda değişen hormonal ve çevresel etkilerin vücudumuzda yaratacağı ödemi (şişkinliği) azaltacağından oldukça önemlidir. Günde 10-14 bardak arası su tüketmeliyiz. Kola ve kahve gibi kafein içeriği yüksek içecekler ve alkol tüketimi, stresi ve vücuttaki ödemi artıracağından uzak durulması gereken içeceklerdir. Onların yerine su, az tuzlu ayran, yarım yağlı süt ve taze sıkılmış meyve sularını tercih etmeliyiz. Aşırı tuz tüketimi vücutta su birikimini ve yorgunluk hissini artırabileceğinden, fazla tuz tüketiminden kaçınmalıyız. Hafif yürüyüş ve sporlar hormonal dengeyi artıracağı, metabolizmamızın hızlanmasında ve ödemin atılmasında faydalı olacağı için mutlaka düzenli olarak yapılmalıdır.

Ağır karbonhidratlı ve yağlı yiyecekler (hamur işleri, şerbetli tatlılar, fazla miktarda pilav, makarna, ekmek, kızartma, kavurma vb.) tüketimi uyku ve yorgunluk halini artıracağından ölçülü tüketilmelidir. Bunların yerine kepekli ve tam tahıllı yiyecekler, sütlü tatlılar, haşlama, fırın ve ızgara tarzı yiyecekler tercih edilmelidir.

Yaz ayları beslenmeyi nasıl etkiliyor: Yazın gelmesiyle birlikte birçoğumuz kilo verme telaşına düşeriz. Kısa sürede olağanüstü etkili diyetleri, ilaçları veya bitkileri denemeye başlarız. Uzun zamanda alınan kiloları 1-2 ay içinde vermeye çalışmak, bilinçsiz ve dengesiz diyetler uygulamak, sağlığımız üzerinde zararlı etkilerinin yanı sıra, metabolizmada yavaşlamaya, bağışıklık sisteminin düşmesine, halsizlik, yorgunluk ve konsantrasyon bozukluğu gibi birçok sıkıntıyı yaşamamıza sebep olur.

Hangi yiyecekler yenilmeli: Yaz aylarındaki beslenmede dikkat edilmesi gereken en önemli noktalardan biri; besinleri mevsiminde, taze ve hormonsuz olarak yemektir. Meyvelerin gelişimi ve üremeleri için çok düşük dozlarda kullanılan hormon içeren ilaçlar insan sağlığını fazla etkilemiyor. Ancak meyve ve sebzelerin hızlı ve fazla büyümesi ve verimini artırmak için yüksek dozlarda ve bilinçsizce kullanılan hormon ilaçları sağlığımızı riske sokabiliyor.

O yüzden alışverişlerimizde mevsimine göre çıkan besinleri tercih etmeliyiz ve bunları taze olarak pişirip tüketmeliyiz.

MEYVE VE SEBZELERİN TAZELİĞİNDEN NASIL EMİN OLABİLİRİZ

Domates: Domates kesildiğinde içi fazlaca boşsa, meyvenin ucunda sivri çıkıntılar varsa ve yuvarlak yapısından farklı bir şekle sahipse, hormonlu olduğundan şüphelenebilirsiniz. Ayrıca hormonlu domatesler dik kesildiğinde ortasında beyaz ve sert bir tabaka olur.

Salatalık: Şekilsiz, bir ucu kalın, bir ucu incedir. Yan yana yapışık olmamasına dikkat edin. İçleri adeta sünger gibi, çekirdek evi de koftur.

Biber: Aşırı büyük ve etli görünür. Çekirdek etrafı boş, etli kısmı da domatesteki gibi beyaz ve serttir.

Patlıcan: Şekli bozuktur. Kenarında şişlikler görülür. Yan yana yapışıktır. Etli kısmı sünger gibi kof olur.

Patates: Şekilsiz ve yumruları birbirine yapışıktır. Aşırı gübre ve hormon kullanılırsa içinde kararmalar görülür.

Çilek: Aşırı büyük, çift yapışık ve içleri boştur.

Karpuz: Hormonlu karpuzların çekirdek evleri boştur. Yendiği zaman aşırı nişasta kokusu verir.

Yorgunluğu ekşi meyveler ve kuru baklagillerle yenin

Vücudumuz enerjiyi hangi besinlerden alır                      

İnsan vücudu enerjisini karbonhidratlardan alır. Karbonhidratları da basit ve kompleks karbonhidrat olarak ikiye ayırırız. Çikolata, pekmez gibi basit karbonhidratların içindeki şeker kanımıza daha çabuk karışır ve kan şekerimizi çabuk yükseltir. Ancak bu hızlı etkiye cevap olarak birkaç saat içinde kan şekerimiz düşer ve tekrar yorgunluk yaşayabiliriz. Kuru baklagiller, ekşi meyveler gibi kompleks karbonhidratların vücudumuzda kullanımı ise bizi daha uzun süre tok tutar ve daha enerjik hissettirir.

YEŞİL YİYECEKLER VE İÇECEKLER ZİNDELİK VERİR Mİ?

Bazı yiyeceklerin ve içeceklerin antioksidan kapasiteleri yüksektir. Semizotu, turunçgiller, ceviz, ıspanak, badem, nar, havuç, kivi, ananas, balık, kuru baklagillerin hem vücudumuzu temizleyici hem de zindelik verici özellikleri vardır.

Şeker ve çikolata ne işe yarar: Aşırı yorgunluk hissettiğimizde, bu yiyeceklerden bir miktar yersek, öncelikle hızlı bir kendini iyi hissetme safhasını, akabinde de yorgunluğun derinleşerek uyku isteğinin ortaya çıktığını görürüz. Bu durumu; özellikle düşük şeker hastalığı olan insanlar, öğleden sonraları, basit karbonhidrat yüklü bir öğlen yemeğinin hemen bir-iki saat arkasından yaşar. Şekeri yükseltmek için yenilen çikolata önce iyi hissettirir ama daha sonra da daha fazla yorgunluk, halsizlik ve uyku isteği şeklinde vücutta kendini gösterir.

Diyet İnsanı Yorar:  Zayıflamak için yapılan düşük kalorili rejimlerin zararı çoktur. Bu tür rejimlerde amaç ne pahasına olursa olsun zayıflamak olduğu için, vücudun normal çalışmasına yetecek kadar yiyecek verilmez. Vücut gerekli yakıtı bulamadığı için 'ketozis' dediğimiz kendi rezervlerinden enerji üretmeye çalışır. Yani kendi kendini sindirmeye başlar. Bu durumda aşırı derecede yorgunluk, halsizlik, saç dökülmesi, tırnak kırılması, kalpte çarpıntılar, deride kuruluk ve pullanma, kabızlık, hatta vücut elektrolit dengesinin bozulmasına bağlı kalpte ritim problemleri ve ani ölümler bile görülebilir.

KENDİMİZİ YORGUN HİSSETMEMEK İÇİN ALMAMIZ GEREKEN VİTAMİNLER VAR MI?

Bir hastalığınız varsa, öncelikle tıbbi tedavisini yapmak uygun olur. Bununla birlikte B grubu vitaminler ve C vitamini de yorgunluk problemi olanlara iyi gelir. Bu vitaminleri ne kadar sürede ve ne miktarda kullanmanız gerektiğine doktorunuz doğru karar versin, vücudunuzda birikme olmasın.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *