Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Merzifon İlçe Başkanı Hasan Caba, yaptığı basın açıklamasında ülke olarak büyük bir deprem yaşandığını ifade ederek, “Ülke olarak büyük bir deprem yaşadık. Millet olarak hep beraber bu yaraları dayanışma içinde saracağız. Herkes tek yürek oldu, yaraları sarmak için seferber oldu. Zor durumlarda dayanışma bizim en güzel özelliğimizdir” dedi.
Depremle alakalı yanlış ve eksiklerin söylenmesi gerektiğini belirten CHP Merzifon İlçe Başkanı Hasan Caba, “Yapılan yanlışlar ve eksiklikler söylenmesin mi? Depremden sonra müdahalede geç kalınmıştır. Afad veya Kızılay’ın zamanında müdahale edemediği ve yetersiz kaldığı gerçek değil mi? Önemli olan insan yaşamı ise eksik ve yanlışlar mutlaka söylenecektir. Müdahalede geç kaldıklarını ve yetersizliklerini yöneticilerde kabul etmektedir” dedi.
Bugün halen bölgede insanların barınma ve temiz suya ulaşmada birçok aksaklıkları yaşamaya devam ettiklerini söyleyen CHP Merzifon İlçe Başkanı Hasan Caba, “Sorunları görmezden gelmek, yok gibi davranmakla hiçbir şeyin çözülemeyeceği bilinmekteyken, insanlara bağırmakla, kızmakla da sorunun çözülmeyeceğini bilinmelidir. Son resmi rakamlara göre kırk beş binin üzerinde insanımızı kaybettik. İnsanlar aç ve açıkta kaldılar. Canlar kaybettik. Hiçbir kişi benim sorumluluğum var diye istifa etmedi. Neden kimse sorumluluğu üslenmiyor diye sorulmasın mı? Depremden sonra müdahalede neden geç kalındı? Askerimizin müdahalesi için neden iki gün beklendi? Kurumlar arasında yeterli koordinasyon sağlanamamıştır. Bu kurumlar yeterince organize olamamış, zamanında müdahale edememiştir. İnsanlar yakınlarından haber almakta zorlanmış, haberleşme yeterince etkin olamamıştır. Hatta kısıtlamaya gidilmiştir” dedi.
CHP İlçe Başkanı Hasan Caba basın açıklamasının devamında; “Bu felaketlerin bir daha yaşanmaması için sormaya ve sorgulamaya devam edeceğiz. Görsel ve yazılı basının bölge gerçeklerini anlatmasını engellenmeye çalışmak, oradaki sorunların üzerini kapatamaz. Depremzedelerimiz bu sorunları birebir yaşamaktadır. Ülkemizin, bir deprem ülkesi gerçeği ortadayken, 1999 dan bu güne kadar hangi hazırlıklar yapılmıştır? 1999 Marmara depremi sorası TBMM’de kurulan komisyonda, bundan sonra imar affı yapılmamalı diye kesin bir ifade kullanılmışken, neden imar affı yapılmıştır?
İnsanlarımız, Kızılay’a zor günümüzde bize yardımcı olsun diye her zaman bağış yapmıştır. Kızılay’ın asli görevleri olan sağlık, çadır, gıda maddesi yardımını etkin bir şekilde yerine getirmiş midir? Afet durumunda insanlara zamanında yardım etmesi geren bir kurumun neden çadır ve gıda sattığı sorulmasın mı? Kızılay rant için değil, hizmet için kurulmuştur.
Aklın ve bilimin ışığında; Daha çağdaş, daha refah bir Türkiye için hep birlikte çalışacağız. Birlikte başaracağız. Plansız, denetimsiz şehirleşme ve sanayileşmenin, kaçak yapılaşmanın, her kademedeki bilgi ve eğitim eksikliğinin önüne geçeceğiz. Türkiye’de deprem ve diğer doğal afet zararlarının, afetler olmadan önce yapılacak çalışmalarla düşük düzeyde tutulması sağlanacaktır. Yaşanan bu afette can kaybının fazla olmasında sorumluluğu olanlar, bu sorumluluktan kaçınamazlar. Sorumlular hukuk önünde mutlaka hesap vermelidir.
Depremde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet , yakınlarına başsağlığı, yaralılarımıza acil şifalar dileriz” ifadelerini kullandı.
