AK Parti Amasya Milletvekili Mustafa Levent Karahocagil, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde düzenlediği basın toplantısına Pazar günü meydana gelen terör olayı ile başlayarak, “Bildiğimiz üzere 13.11.2022 günü saat 16:00 civarlarında İstanbul’umuzun sembol mekanlarından İstiklal caddesinde kalleş terör yine iğrenç yüzünü göstermiş, düzenlenen bombalı saldırıda 6 vatandaşımız vefat etmiş, 81 vatandaşımız yaralanmıştı.
Öncelikle vefat eden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, ailelerine ve yakınlarına sabırlar diliyor, yaralanan vatandaşlarımıza tez zamanda şifalar diliyorum.
Saldırıdan hemen sonra saldırıyı gerçekleştiren teröristin yakalanmış olması acımızı dindirmese dahi; yüreğimizi biraz da olda ferahlattı” dedi.
Gerek milletin, gerekse devletin kurumlarının böyle saldırılarda gösterdiği birlikteliklerin dünyaya örnek bir duruş olarak sergilendiğini de söyleyen AK Parti Amasya Milletvekili Mustafa Levent Karahocagil, “Bu tarz saldırıların ana amacını hepimiz biliyoruz. Yaratılacak korku iklimi neticesinde ülkemizde bütün hayatın durması, güvenliğin sağlanamadığı bir Türkiye imajının çizilmesi ve bu bağlamda ne vatandaşının ne yabancının güvendiği bir devlet yaratılması.
Tabii ki terörü biliyor, terörü tanıyoruz. Terörün nihai hedeflerini, bu hedefler doğrultusunda ne kadar alçalabileceğini gayet iyi biliyoruz.
Ve gerek milletimiz gerekse devletimizin kurumlarının böyle saldırılarda gösterdiği birliktelik dünyaya örnek bir duruştur. Unutmamalıyız ki eğer korkarsak, eğer sinersek işte o zaman terör kazanır.
Biz 40 yılı aşkın bir süredir terörle mücadele eden bir devletiz.
Maalesef binlerce canımızı bu ABD/AB destekli teröre kurban verdik.
Biz “dış güçler” dediğimizde gülen arkadaşların New York Times gazetesinin dün yaşanan kalleş saldırıyı manşetinden hangi cümleler ile verdiğine dikkat etmesi gerekiyor.
Manşet aynen şöyle “Her yıl dünyanın dört bir yanından Türkiye’yi ziyaret eden milyonlarca turistin çoğu, Pazar günkü bombalamanın gerçekleştiği bölgede vakit geçiriyor”...
Şu ahlaksızlığa bakar mısınız! Şu manşete bakar mısınız! Dünyanın neresinde yaşanan bir terör saldırısı o ülkenin turizmi açısından değerlendirildi?
11 Eylül terör saldırısında Amerika’nın ikiz kuleleri havaya uçtuğunda şu manşeti atsaydı herhangi bir yabancı medya kuruluşu acaba hali ne olurdu?
Fransa’da yaşanan Charli Hebdo saldırısında Paris ile ilgili bu manşet atılsa o medya kuruluşunun hali ne olurdu?
Bu apaçık bir şekilde terörün amacına hizmettir. Terörün emri aldığı yeri gösteren net bir işarettir.
Tabii ki maalesef bununla da kalmıyor!
Twitter’da bazı troller salyaları aka aka bu saldırıyla ilgili iğrenç bir algı operasyonu yürütmeye çalışıyor.
O trollerin yürüttüğü algı çalışmasını bazı muhalif siyasiler, gazeteciler, sosyal medya fenomenleri adeta körüklüyor.
Söylemeye dilimin dahi varmadığı o iğrenç algıya hizmet eden bütün açıklamalar, atılan tweetler yine bu saldırının oluşturmaya çalıştığı korku iklimine hizmet eder, teröre hizmet eder ve bilmeden bu amaca hizmet etmek büyük bir gaflet ve aptallık, bilerek bu amaca hizmet etmek ise alçaklıktır, şerefsizliktir, haysiyetsizliktir!
Burada internet hızının yavaşlatılması vb. Adımların eleştirilmesini de anlıyoruz lakin düşman öyle iğrenç yöntemlere başvuruyor ki bazen bu adımlar gerekli olabiliyor.
Devletimizin ilgili kurumlarınca yapılan açıklamalar dışında hiçbir bilgiye itibar edilmemesi özellikle önem arz eden bu durumlarda bir bakıyoruz bütün sosyal medya ne idüğü belirsiz, kaynağı belirsiz, söyleyeni belirsiz, söyleteni belirsiz bir sürü yalanla dolmuş.
Ve devletimiz esas vazifesini yapmak, olayı aydınlatmak yerine bir de bu yalanlara cevap vermek ile uğraşıyor, bunları yalanlamak ile uğraşıyor. Bu bağlamda atılan bu adımlar önemlidir ve gereklidir.
Şu unutulmamalıdır ki Türkiye düşmanı kim varsa, gerek PKK elebaşı Karayılan iti, gerekse FETÖ elebaşı sümüklü, salyalı FETÖ iti başta olmak üzere kim varsa dünya üzerinde en büyük kabusu Recep Tayyip Erdoğan’dır!
Ve Cumhurbaşkanımız Sn. Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde terörle mücadelemizi daha büyük bir azim ve kararlılıkla sürdüreceğiz.
Son olarak bu saldırının faili yakaladık, sıra işbirlikçilerinde, patronlarında. Özellikle o dağdaki domuz sürüsü duysun ve bilsin!
Nereye saklanırsanız saklanın, ne kadar kaçarsanız kaçın, hangi fistanı giyerseniz giyin, Kahraman Türk Ordusu sizi bulacak ve cezanızı verecektir” dedi.
Basın toplantısının ikinci bölümünde geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan Türkiye Yüzyılı’na değinen Amasya Milletvekili M. Levent Karahocagil, “Basın açıklamamın bu bölümünde de “Türkiye Yüzyılı”ndan bahsetmek istiyorum.
Kuruluşunun henüz birinci yılında “hiçbir şey eskisi gibi olmayacak” diyerek yola çıkıp;
Milletine “işimiz hizmet, gücümüz millet” sloganıyla, hizmeti en ücra köşelere kadar götürme sözü veren Cumhurbaşkanımız, “milleti yaşat ki devlet yaşasın” anlayışı ile hareket ederek 20 yıldır ülkede gitmedik şehir, gitmedik köy bırakmadık.
İktidara geldiği ilk yıllarda “tek başına, iş başına” iktidarı ile, “küçük olsun benim olsun” zihniyetini “büyük olsun tüm toplumun faydalansın” zihniyetine yükselten AK Partimiz, geçmişinden utananların değil, geçmişiyle hesaplaşan ama geçmişine sahip çıkanların Partisi olmuştur.
AK Parti, kökü mazide atilerin partisi olmuştur. AK Partili iyi bilir ki, fırtınalara kasırgalara karşı koyan ağacın gövdesi değil, toprağa bağlandığı kökleridir.
AK Parti 3 Kasım 2002 seçim beyannamesinde “AB olmazsa olmazımız değildir, fakat her insanımızın refah seviyesini Avrupa'da yaşayan insanların seviyesine yükseltmek olmazsa olmazımızdır.
Her vatandaşımızın geleceğine güvenle bakması olmazsa olmazımızdır” diyerek “Yeni Türkiye'nin” besmelesinin çekmiş, 2002'de 2500 dolar olan GSMH'yi 10 bin doların üzerine çıkarmıştır.
Milletimizin geleceğine güvenle bakması adına Milli Savunma Sanayimizi %75'lerin üzerine çıkarmıştır.
Ülkeyi hizmete doyurduk, 80 yılda yapılamayanları yaptık.
Otoyollar- duble yollar-köprüler- tüneller yaptık.
AK Parti son 20 yılda hizmet oldu, proje oldu, yatırım oldu Türkiye'nin üzerine sağanak sağanak yağdı.
Ve Cumhuriyetimizin 99. Yılında, yüzyılın lideri, Recep Tayyip Erdoğan, Cumhuriyetin 100. yılını “Türkiye Yüzyılı” olarak ilan etti.
Cumhurbaşkanımızın deyimiyle “bugüne kadar yeni Türkiye anlayışı ile çalıştık, şimdi Türkiye Yüzyılı programıyla Cumhuriyetimizin ikinci asrı için yapmayı hedeflediğimiz çalışmalar var.
Herkesin bir hayali vardır. Bizim hayalimizde “Türkiye Yüzyılı’dır” diyor Cumhurbaşkanım.
Üstelik biz bu hayali bugün de kurmuyoruz. Aklımız ermeye başladığı günden beri bu hayalin peşindeyiz,
Bugüne kadar yaptığımız tüm projeleri, tüm yatırımları da bu hayale yaklaştıracak adımlar olarak gördük.
Şimdi de bizimle bu hayali paylaşacak yanlışa yanlış dediği gibi, doğruya da doğru diyerek, herkes de yol yürümeye hazırız.
Türkiye Yüzyılı’nda, tam ekonomik bağımsızlık için, ekonomik kalkınmayı sürekli kılmak amacıyla üretilecek politikalar ve atılacak adımlar, dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olma hedefine ulaşmamızı da kolaylaştıracaktır.
Hizmet anlayışımız ile,
Türkiye her alanda güçlü, söz sahibi ve çözüm üretebilen,
Kendi öz kaynaklarından maksimum faydayı elde edebilen,
Aynı zamanda teknolojiyi, bilimi, markalaşma gibi önemli unsurları ekonomisine entegre edebilen, ekonomik olarak güçlü ve bağımsız ülkedir.
Yerli ve milli üretimi her alanda destekleyen program ve stratejileri ile Türkiye, yeni yüzyılında ciddi bir ekonomik ilerleme sağlayacak donanıma sahiptir.
Son yirmi yıldır, farklı alanlarda nitelikli ekonomik yatırımlar yapmaya hız kesmeden devam edecektir.
Türkiye Yüzyılı’nda savunma sanayiinden, dünya tarihini değiştiren, arkeolojik keşiflere, Uzay çalışmalarından, iklim anlaşmalarına,
Katma değerli ekonomik modellerden, dünyayı birbirine bağlayan lojistik merkez oluşturmaya,
Sağlık hizmetlerinden, dünyanın en popüler kültür turizm duraklarından biri olmasına uzanan farklı alanlardaki yatırım, çalışma ve başarıları ile parlayan bir yıldızdır.
Türkiye Yüzyılı’nda enerjide toplam elektrik üretiminin en az %30'unun yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlanması hedefine şimdiden ulaşmış olan ülkemiz.
Mavi Vatan ile Doğu Akdeniz'de ve Karadeniz'de doğalgaz arama çalışmalarını sürdürürken, nükleer enerji yatırımlarıyla da elini güçlendirmektedir.
Türkiye enerji alanındaki hassas dengede teraziye kendi lehine çevirmek için çalışmalarına kararlılıkla devam edecektir.
Enerji üretim, tüketim ve iletiminde kullanılan aksam ve ekipmanlarda yerli ve millilik oranını artırmak için çalışmalarımızı tüm hızıyla devam ettirecektir.
Kültür ve Turizm’de Türkiye Yüzyılı’nda, ülkemiz sahip olduğu dört mevsim turizm potansiyelini ve zengin kültürünün, dünya kültür mirası listesindeki 19 varlığı,
Farklı alanlardaki 500'e yakın nitelikli müzesi, 47 sanal müzesi, dünya çapında bilinen sanat fuarları ve galerileri,
Başta AKM olmak üzere, sahip olduğu kültür merkezleri ve salonları, kültürel bilinç geliştirmeye dönük yaptığı çalışmalarla potansiyelini her geçen gün artırmaya devam edecektir.
Ülkemiz 2023 turizm vizyonu kapsamında uluslararası alanda turist sayısı ve turizm gelir bakımından dünyanın ilk 5 ülkesinden biri olmayı hedeflemektedir.
Türkiye Yüzyılı’nda Sanayide, ürün geliştirme merkezleri, Endüstri 4.0 dönüşümünü tamamlayacak atılımları,
TOOG üretiminden elde edeceği deneyim ve tecrübe ile yeni yüzyılında sanayiye çarklarının ekonomik refah için dönmesini sağlayacak bilgi ve insan kaynağına sahiptir.
Savunma Sanayinde Türkiye'ye Yüzyılın’da ise kendi ihtiyacımızı karşılamanın ötesinde, İHA’lar, SİHA’lar, kara araçları, deniz platformları başta olmak üzere,
170 ülkeye savunma sanayi ürünleri ihraç edebilen bir duruma geldik. Asırlık eksikliklerimizi 20 yılda tamamlayarak ülkemizin savunma sanayinde zirveye doğru taşımaya devam ediyoruz.
Türkiye Yüzyılı, Kalkınmanın, istikrarın, huzurun, istikbalin, iletişimin, haklının, gücün, değerlerin, başarının, dijitalin, bilimin, barışın, verimliliğin, üretimin, şefkatin, sürdürülebilirliğin ve refahın yüzyılı olacaktır. Türkiye Yüzyılı’nın, Türkiye için hayırlı olmasını diliyor, saygılar sunuyorum” dedi.
