reklam
reklam
40,7309 %0.05
47,5476 %0.4
4.368,95 % -0,15
119.176,33 %-0.854
AMASYA
00:00:00
Akşam vaktine kalan
Amasya
Açık
23°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara
Merzifon Bilgi Gazetesi GÜNDEM SAĞLIKLI YAŞAM İÇİN SAĞLIKLI ORMANLAR, TEMİZ SU

SAĞLIKLI YAŞAM İÇİN SAĞLIKLI ORMANLAR, TEMİZ SU

TEMA Vakfı, 21 Mart Dünya Ormancılık Günü ve Orman Haftası ile 22 Mart Dünya Su Günü’nde, insan ve doğadaki tüm canlıların sağlıklı bir şekilde yaşamını devam ettirebilmesi ve iklim krizine bağlı kuraklığa karşı dirençli hale gelebilmesi için orman ve su varlıklarının korunması gerektiğine bir kez daha vurgu yaptı.

Birleşmiş Milletler (BM), bu yıl ormanların yaşam ve insan sağlığı bakımından önemine dikkat çekmek için 21 Mart Dünya Ormancılık Günü ve Orman Haftası’nın temasını “Sağlıklı İnsanlar İçin Sağlıklı Ormanlar” olarak belirledi.

Ormanların; su üretimi, iklim düzenleme, biyolojik çeşitliliği koruma, erozyonu önleme, havayı temizleme gibi birçok ekosistem hizmeti bulunuyor. Tüm bunların yanında ormanların insan sağlığı ve refahı için de vazgeçilmez doğal varlıklar olduğunu kaydeden TEMA Vakfı Merzifon Temsilcisi Kadir Acar, “Ormanlar iklim değişikliğinin neden olduğu ısı ve aşırı hava olaylarına maruz kalmada tampon görevi görürler. Şehir içindeki ağaçların, trafik ve endüstriden kaynaklanan kirletici gazları emerek toz, kir ve duman gibi partikülleri filtreleme etkileri vardır ve bu sayede şehirdeki nüfusu solunum yolu hastalıklarından korurlar. Bunun yanı sıra, ormanda vakit geçirmenin; stresi, depresyonu, kaygı ve gerginliği azaltıcı etkileri de vardır. Ayrıca başta kanser olmak üzere birçok hastalığın tedavisinde kullanılan ilaçlar ormandaki bitkilerden elde ediliyor” diye konuştu.

ORMAN TAHRİBATI TÜM CANLILARIN YAŞAMINI TEHDİT EDİYOR

Orman varlıkları üzerindeki baskıların hastalıklara maruz kalma riskini artırdığını hatırlatan TEMA Vakfı Merzifon Temsilcisi Kadir Acar, “Yapılan araştırmalar 1960’tan itibaren bildirilen hastalıkların %30’dan fazlasının başta ormanlar olmak üzere doğal alanların tahribatına bağlı olarak gerçekleştiğini ortaya koyuyor. Ormanlar yalnızca insan sağlığı ve refahı için değil evimiz olan dünyamızda yaşayan tüm canlılar için de yaşamsal olma özelliği taşıyor. Barındırdıkları zengin bitki türü çeşitliliği yanında, sürüngenlerin %80’ine, kuş türlerinin %75’ine ve memelilerin %68’ine ev sahipliği yapıyor. Yapılan tahribatlar, türlerin yaşam alanlarının daralmasına, parçalanmasına ve bunun sonucunda yaşam alanlarının yok olmasına neden oluyor. Ormansızlaşma biyolojik çeşitlilikteki tür kayıplarının da en önemli nedenlerinin başında geliyor. Hala her yıl 10 milyon hektar orman tahribatı yapılan gezegenimizde, bu süreci durdurmadığımız taktirde başta kuraklık, artan sel ve taşkınlar, erozyon olmak üzere aşırı hava olayları nedeniyle daha kötü senaryolarla da yüzleşmek zorunda kalabiliriz” ifadelerini kullandı.

KURAKLIĞA KARŞI ORMAN VARLIKLARIMIZI KORUYALIM VE SAYISINI ARTIRALIM

İklim krizinin etkilerini kuraklık olarak yaşamaya başladığımız bu günlerde, ormanların tatlı su temini açısından önemi de hızla artıyor. Suyun, ormanlarımız gibi insan sağlığı açısından vazgeçilmez bir doğal varlık olduğuna işaret eden Deniz Ataç, “Yapılan analizler, %30’u ormanlarla kaplı su havzalarının orman miktarı daha az olan havzalara göre %25 daha fazla su ürettiğini gösteriyor. Bu da o havzada su üretiminin daha uzun dönemler devam edebileceği ve özellikle kurak dönemlerde o bölgedeki su varlıklarının devamı için bir avantaj olabileceği anlamına geliyor. Ancak orman yangınları, arazi kullanım değişikliği gibi nedenlerle orman örtüsünün tahrip edilmesi sonucunda suyun döngüsü yani yeryüzü ile atmosfer arasında devamlı bir şekilde yaptığı hareket bozuluyor. Su varlıklarının yönetimindeki yanlış politikalar nedeniyle tüm canlılar için yaşamsal öneme sahip temiz ve yeterli tatlı suya erişim zorlaşıyor” şeklinde konuştu.

“Su azlığı’ içinde kabul edilen ülkemizde temiz ve yeterli tatlı suya erişim hakkının tesisi için koruma politikaları geliştirilmelidir” diyen Acar, “Kentsel, tarımsal ve sanayi maksatlı kullanımda mutlak surette tasarruf tedbirleri acilen hayata geçirilmelidir. İklim krizine bağlı kuraklığa karşı dirençli hale gelebilmek ve yaşamı devam ettirebilmek için ormanlarımızın korunmasının yanında, orman alanlarının daralmasına, orman örtüsünün bozulmasına veya orman ekosisteminin bütünlüğünün zedelenmesine neden olacak her türlü faaliyetten vazgeçilmesi gerekmektedir” dedi.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *