Amasya İl Sağlık Müdürü Dr. Dursun Koç, “Alkol bağımlılığı erkeklerde kadınlara göre daha fazla görülür” dedi.
Dr. Koç, Tüm dünyada sigara bağımlılığından sonra en sık görülen bağımlılık alkol bağımlılığı olduğunu belirterek, “Alkol bağımlılığı psikolojik, biyokimyasal ve genetik temelleri olan bir hastalıktır. Bağımlı olan kişiler kullandığı maddenin sağlık yönünden ve toplumsal açıdan zararlarını bilmelerine, yaşamalarına rağmen kullanımını kontrol altına alamazlar. Bağımlı olduklarını kabul etmez, alkol kullanımına ara verseler bile tekrar ve tekrar başlarlar. Tüm dünyada sigara bağımlılığından sonra en sık görülen bağımlılık alkol bağımlılığıdır. Alkol bağımlılığı erkeklerde kadınlara göre 5-6 kat daha fazla görülür” dedi.
Dr. Koç açıklamasının devamında alkolün yol açtığı sağlık sorunlarına, hamile iken alkolün anne ve bebek sağlığına ilişkin şu bilgileri paylaştı;
ALKOLÜN ZARARLARI NELERDİR?
Alkolün zararları düşünüldüğünde akıllara gelmesi gereken ilk sağlık sorunları:
Alkolün en fazla tahribata neden olduğu organ beyindir. Alkolün doğrudan etkisi mantıklı düşünme, karar verme ve hareket etme yeteneklerini bozmasıdır. Bu etkiler, alkol alımının hemen ardından görülür ve ciddi kazalar, yaralanmalar ve hatta ölümlere neden olmaktadır. Alkol, beyin hücrelerini öldürdüğü için zamanla beyin küçülür, hafıza zayıflar. Erken yaşlanma ve bunamaya neden olur.
Alkol kullanan kişilerde uyku bozuklukları ve sabahları yorgun uyanma şikayetleri sık görülür.
Alkol, kanser riskini çok büyük oranda artırır. Yemek borusu, gırtlak, mide ve pankreas kanserlerine davetiye çıkarır.
Alkol, kalp hastalıklarına neden olur. Kalpte ritim bozukluğu, kalp yetmezliği gibi sorunlara yol açar. Damar kireçlenmesine neden olur. Alkolü az miktarlarda alanlarda dahi kalp ve damar hastalıkları riski artar.
Alkol, baş ağrısı ve ağız kuruluğuna neden olur. Vücudun aşırı su kaybetmesine yol açar.
Göze giden görme sinirlerinde tahribata yol açarak, zamanla körlüğe kadar varabilecek problemlere neden olur.
Alkol, gastrit ve ülser oluşumuna yol açar. Vitaminlerin ve diğer besin maddelerinin vücut tarafından emilmesine engel olur.
Adet düzensizliği, sertleşme sorunlarına (iktidarsızlık) yol açar.
Yaralanma durumunda, kanın pıhtılaşmasını önlediği için ciddi kan kaybına neden olur.
Karaciğer harabiyetine yol açar.
Alkolün azı da çoğu da vücut için zararlıdır.
ALKOL BEYNİN DENGE MERKEZİNİ OLUMSUZ ETKİLER
Dr. Koç, bağımlılık tanımının ilk kez alkol bağımlılığı için yapıldığını, alkollü içkilerin insan sağlığına zararlarının, hipokrat dahil olmak üzere tarih boyunca pek çok hekim tarafından dile getirildiğini anlattı.
Alkol kullanımının giderek arttığına dikkat çeken Dr. Koç gençlerin çoğunun ergenlik döneminde özenti ile alkole başladığını belirterek, alkole bağlı ölümlere 55-60 yaşlarında daha sık rastlandığını, alkole bağlı ölümlerin; kalp hastalığı, kaza, intihar ve kanser gibi nedenlerle meydana geldiğini söyledi.
Alkol ile birlikte besin alınımının, alkol emilim oranını yavaşlattığını ifade eden Dr. Koç sözlerine şöyle devam etti: "Alkol bağımlılığı sürecinde beyni doğrudan etkileyen ve bağımlılığın oluşumunda rol oynayan maddenin alkol metabolizması sonucu oluşan asetaldehit isimli madde olduğu söylenmektedir. Alkolün kanda artması sonucu uyanıklık azalır, dikkat bozulur ve davranışlar etkilenir. Alkol beyincik adı verilen denge merkezi üzerinde de etkili olup, bu sistemin işlevlerini bozmaktadır."
ALKOL HAFIZA KAYBINA YOL AÇABİLİR
Ağır alkol bağımlılarında B1 vitamini (tiamin) eksikliğine bağlı olarak, göz hareket bozukluğu, uyanıklık kusuru ve denge kaybı ile giden wernicke ensefalopatisi adı verilen nörolojik bir bozukluk görüldüğünü aktaran Dr. Koç, bunların erken dönemde hastaneye yatırılarak tedavi edilmesi gerektiğini dile getirdi. Dr. Koç, "Hastalığın ilerlemesi halinde hafıza kaybı, iç görü azlığı, öğrenme yeteneğinin azalması, algısal ve zihinsel fonksiyonlarda bozulma ile giden korsakoff psikozuna yol açabilir" ifadelerini kullandı.
ALKOL HANGİ KANSERLERE YOL AÇIYOR?
Kuruluşlar tarafından yürütülen çalışmalardan yola çıkarak, alkol kullanımının ağız, gırtlak, göğüs, kolon, karaciğer, yemek borusu ve bağırsak kanserlerine neden olduğu sonucuna varıldı.
ALKOL GÖZ SAĞLIĞINI BOZAR MI?
Dr. Koç, metil alkol zehirlenmesi olarakta bilinen sahte alkol içilmesi ile olan zehirlenmelerinde geri dönüşü olmayan ani görme kayıpları oluşturduğunu belirterek, “Kalitesiz alkol kullanımına bağlı metil alkol zehirlenmesi olarak bilinen durumda ise her iki gözde ani körlük gelişimleri ve geri dönüşü olmayan körlükler olabilmektedir. Uyuşturucu madde kullanımı ile gözde zararlar oluşabilmektedir. Bunlar göz kas felçleri ile şaşılık oluşması olabildiği gibi gözbebeğinde büyüme veya küçülme şeklinde olabilmektedir. Ayrıca gece körlüğü ve çeşitli görme bozukluklarına neden olmaktadır. Tüm bu bulguların bir kısmı toksik etkenin ortadan kalkması ile düzelebildiği gibi bir kısmı da geri dönüşü olmayan körlüklerle geri dönüşümsüz sorunlarla sonlanabilir” diye konuştu.
HAMİLEYKEN ALKOL İÇMEK BEBEĞE ZARAR VERİR Mİ?
Hamileyken Alkol almanın zararına da değinen Dr. Koç “Anne alkol aldığında bebek de alkol alır. Annenin alkol alım süresi ve miktarı ne kadar fazla olursa bebeğin de alkole maruziyeti o kadar fazladır. Alkol annenin kanındaki düzeyle orantılı olarak anne sütüne geçebilmektedir. Alkollü içecekleri içmeye başlandıktan yaklaşık 30-60 dakika sonra anne sütünde alkol düzeyi maksimuma ulaşır. Sütteki alkol düzeyi anne kanındaki düzeyle hemen hemen aynıdır, artış birbirine paralel olarak sürer. Alkollü iken göğüslerden süt akışının güçlü ve bol olmadığı görülür çünkü alkol süt akımını yavaşlatır. Ancak alkolün etkisi geçtikten sonra göğüslerde biriken süt fazlasıyla akacağı için alkolün sütü arttırdığı şeklinde yanlış bir izlenim yaratabilir. Alkol anne sütünü arttırıcı veya faydalı bir etki göstermediği gibi bebeğin emme iştahını ve süresini azaltır. Alkol kullanımı anne sütünün kokusunu ve tadını değiştireceği için bebek emmeyi reddeder” dedi.
ALKOL BEBEKLERDE BU SORUNLARA YOL AÇABİLİR!
1. Anne daha düşük doğum ağırlıklı bebek doğurabilir.
2. Bebeklerde doğumdan sonra yeme ve uyuma problemleri ortaya çıkabilir.
3. Görme ve duymalarında problem olabilir.
4. Çocuklar eğitim zamanı öğrenme güçlüğü çekebilirler.
5. Davranışlarının kontrolünde sorun olabilir.
6. Dolayısıyla alkol kullanan bir annenin çocuğu tüm bu nedenlerle ömür boyu tıbbı ve sosyal yardım ihtiyacı gösterebilir.