Eğitim-Sen Amasya Şube Başkanı Mustafa Ölgün , “KPSS skandalının hemen ardından ÖSYM Başkanı’nın görevden alınması ve aynı hızla yerine yeni bir atamanın yapılması, KPSS ve diğer merkezi sınavlar üzerindeki şaibeleri kaldırmadığı gibi ileride oluşabilecek daha büyük skandallara zemin hazırlamıştır” dedi.
Ölgün açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi, “Bilindiği üzere ÖSYM’nin, yürüttüğü hizmetin özellikleri nedeniyle toplumun güvenini tam olarak kazanmış bir kurum olması gerekir. Şüphesiz ki bu güven, diğer tüm kurumlarda da olması gerektiği gibi siyasal itaatin yerine hukukun üstünlüğünün sağlanması, siyasi çıkar hesapları karşısında kamu yararının savunulması, kadrolaşma ve kayırmacı anlayışın yerine liyakatin rehber edinilmesiyle sağlanabilecektir.
Ancak Halis Aygün’ün görevden alınması sonrasında yerine ÖSYM Başkanı olarak Bayram Ali Ersoy’un atanması güven tazelemek bir yana, çok daha derin soru işaretlerini beraberinde getirmiştir. ÖSYM Başkanı Bayram Ali Ersoy hakkında basında yer alan haberlerde, kendisinin yandaş sendika olarak bilinen Eğitim Bir Sen’in şube yöneticiliğini yaptığı, bir tarikat liderine olan bağlılığıyla övündüğü ve siyasi iktidara yakınlığıyla öne çıktığı görülmektedir.
Hâlbuki bizler bu senaryoyu daha önce de izledik! 2010 ve 2011 yıllarında da Gülen cemaatinin KPSS ve YGS’de şifre/kopya hazırlaması skandalı ile karşılaşmıştık. O dönem siyasi iktidar hep bir ağızdan yaşanan skandalı yalanlamış, gerçeklerin ortaya çıkmasını engellemiş ve haklarını arayanlara mahkemelerde cezalar yağmasını sağlamıştı. Her ne kadar o dönemler için siyasi iktidar “Allah affetsin” dese de gerçeğin gün yüzüne çıkması fazlasıyla zaman aldı.
Bugün de siyasi iktidara yakınlığı ve sadakatiyle bilinen bir tarikatın liderine “Efendi Hazretleri” diyen bir kişi ÖSYM Başkanı olarak atandı. KPSS skandalının üzerine gitmesi için DDK Başkanlığı’nın yanı sıra İstanbul Borsası A.Ş. Yönetim Kurulu üyeliği de yapan bir kişi görevlendirildi!
Eğitim Sen olarak altını çizerek ifade ediyoruz! Siyaset, tarikat ve itaat üçgeninde güven tazelenmez, bu üçgenden de ÖSYM Başkanı çıkmaz! Milyonlarca insanın hayatını belirleyen bir kurumun başına yapılan söz konusu atama ÖSYM’nin tüm sınavlarına gölge düşürecektir! Bu ise ülkenin gençlerine yapılabilecek en büyük kötülüktür!
Bu nedenle taleplerimizi bir kez daha hatırlatıyor ve siyasi iktidarı uyarıyoruz:
KPSS iddialarını incelemek ve ÖSYM bünyesinde yaşananları tespit emek amacıyla TBMM bünyesinde araştırma komisyonu kurulmalıdır!
ÖSYM Başkanı Bayram Ali Ersoy görevden alınmalı, atamalarda sadakat ve itaat yerine liyakat esas alınmalıdır!
Aksi halde milyonlarca insanın emeğini ve hayatını ilgilendiren bir kurumun daha büyük bir yıkım getireceği unutulmamalıdır!”
