TEMA Vakfı Merzifon Temsilcisi Kadir Acar, “Kömür madenciliği sırasında yapılan derin kazılar sonucu, akarsularda sülfat, kalsiyum, magnezyum ve bikarbonat iyon seviyelerinin yükseldiği bilimsel araştırmalar ile ortaya kondu.”dedi.
“Suyumuzu kömür etme!” çağrısında bulunan Acar, “Cıva, kurşun, kadmiyum, arsenik, manganez, berilyum, krom ve diğer toksik-kanserojen maddeler içeren kömürün çıkarılması, işlenmesi ve yıkanması sonucunda, bu maddeler su varlıklarına karışarak kirlenmeye neden olur.
Muğla'da Yeniköy-Kemerköy-Yatağan Santralleri'nin çevresinde bulunan bölgede santrale kömür sağlamak için açılan madenden dolayı etrafta asit gölleri oluştu ve bu göller yer altı sularına karıştı. Asit gölleri bölgenin ekosistemini tahrip ederek halk sağlığını etkiledi. Bu durumun 1983-2017 yılları arasındaki süreçte bölgede yaşayan 45 bin insanın erken ölümüne sebep olduğu tahmin ediliyor.
Kömürlü termik santraller kömür madenine ihtiyaç duyduğu için su varlıklarını, biyolojik çeşitliliği, halk sağlığını, çevre sağlığını ve canlı yaşamını tehlikeye atar.”diye belirtti.