14 Ekim 2025 Salı günü itibarıyla döviz ve altın piyasalarında hareketlilik devam ediyor. Küresel piyasalarda yaşanan dalgalanmalar, özellikle ABD ve Çin arasındaki ticaret gerilimleri ile merkez bankalarının faiz kararlarına dair beklentiler, hem döviz kurlarında hem de altın fiyatlarında etkili olmaya devam ediyor.
Güne 41,78 TL seviyesinden başlayan dolar, gün içerisinde 41,82 TL seviyesine kadar yükseldi. Euro 48,36 TL alış ve 48,47 TL satış aralığında işlem görürken, İngiliz sterlini 55,56 TL alış, 56,84 TL satış seviyelerinde dengelendi. Döviz kurlarında genel anlamda yatay bir seyir hâkim olsa da, yatırımcılar özellikle ABD Merkez Bankası’nın (Fed) olası faiz indirimi sinyallerine odaklanmış durumda.
Altın piyasasında ise yeni rekor seviyeler dikkat çekiyor. Ons altın 4.166 dolar seviyesine ulaşarak tarihi zirvelerini yeniledi. Bu artış Türkiye piyasalarına da doğrudan yansıdı. Gram altın 5.597 TL seviyesine yükselirken, çeyrek altın 9.468 TL, yarım altın 18.942 TL, tam altın 36.941 TL, Cumhuriyet altını ise 37.716 TL’den satılmaya başlandı. Altın fiyatlarındaki yükselişte hem küresel ons artışı hem de döviz kurlarındaki dalgalanmalar etkili oldu.
Uzmanlar, küresel ekonomide yaşanan belirsizliklerin yatırımcıyı güvenli liman olarak görülen altına yönelttiğini belirtiyor. Özellikle jeopolitik risklerin ve küresel enflasyon endişelerinin devam etmesi, ons altın üzerindeki baskıyı azaltarak fiyatların yukarı yönlü hareket etmesine neden oluyor. Türkiye’de ise iç piyasa dinamikleri, enflasyon verileri ve döviz kurlarındaki değişim, altın fiyatlarını doğrudan etkileyen başlıca faktörler arasında yer alıyor.
Yatırımcılar açısından mevcut tablo, kısa vadede dalgalanmalara rağmen uzun vadeli altın yatırımlarının güvenli bir liman olma özelliğini koruduğunu gösteriyor. Analistler, özellikle Fed’in faiz indirimine yönelik net adımlarının altın fiyatlarını daha da yukarı taşıyabileceğini ifade ediyor. Döviz tarafında ise kurun yatay seyri korunmakla birlikte, ekonomik verilerin seyri ve uluslararası gelişmelerin TL üzerindeki baskıyı zaman zaman artırabileceği öngörülüyor.
